Uluslararası Tarım ve Gıda Etiği Kongresi Üzerine İzlenimler
TARGET ile Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin ortaklaşa düzenlediği 5. Uluslararası Tarım ve Gıda Etiği Kongresi, Antalya’da gerçekleştirilmiştir. Değişik ülkelerden gelen konu uzmanları ile ülkemizden çok sayıda akademisyenin katıldığı kongre büyük ilgi görmüştür. Yaklaşık 150 kayıtlı katılımcının yer aldığı salonda, bilim insanlarının bir araya gelmenin ve tanışmanın verdiği mutluluk yüzlerinden okunmaktaydı. Benim de katıldığım kongrelerde yeni simalarla tanışmaktan ve tanıdıklarla yeniden buluşmaktan her zaman büyük mutluluk duymaktayım.
Bu yılki kongrenin teması “Teknoloji ve Tarım-Gıda Etiği” olarak belirlenmişti. Açılış konuşmasında Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, gıda hakkının bir insan hakkı olarak ele alınmaması hâlinde gıda güvencesi açısından önemli eksiklikler yaşanacağını vurguladı. Üniversite ve fakülte olarak tarım gıda etiği konusuna verdikleri önemi dile getiren Prof. Erkan’ın bu yaklaşımını oldukça anlamlı buldum. Uygulamalı biyoloji bilimleri kadar sosyal bilimlerin de teknolojinin yarattığı etik sorunlara duyarlı olması gerektiğini ifade eden bu tutum, kongrenin bilimsel atmosferine derinlik kazandırmıştır. Akdeniz üniversitesinin konuyu geniş bir katılımla sahiplenmesi ayrıca önemli ve ileride önemi daha çok anlaşılacaktır. Bütün uygulamalı biyoloji bilimi hata sosyal bilimlerin günümüz teknolojisinin yaratığı etik değerlere önem vermesi bakımından Sayın Prof. Erkal dekanın tutumunu önemsedim.
Kongrenin uluslararası boyutu ayrıca dikkat çekiciydi. İleri teknoloji kullanan ülkelerden gelen bilim insanlarının ekoloji–etik ilişkisine dair yaklaşımları önemli bir tartışma zemini oluşturdu. TARGET Başkanı Prof. Dr. Cemal Taluğ’nun liderliği ve kapsayıcı tutumu sayesinde kongrelerin niteliği ve gıda etiğine olan ilgi ve farkındalık yıllar içinde sürekli artmıştır. Prof. Taluğ, tarım-gıda etiği çalışmalarına 1995 yılında başladıklarını belirterek, doğaya saygılı bir yaklaşımla güvenli gıdanın sorgulanmasının önemine vurgu yapmıştır. Son yıllarda artan teknolojik gelişmeler ile oluşan çevresel ve sağlık sorunları çoğunlukla da gıda ürünlerinin sağlıksız koşuları ve arzında yaşanan devasa sorunlar konusundaki farkındalık ve duyarlılık konusunda toplumun ve özellikle de kamunun dikkatini çekmek bakımından kongrenin önemi daha iyi anlaşılıyor. Ulaşım ve iletişim teknolojileri çağından artan ithal gıdalar, petrole dayalı üretim ilişkileri sonucu yüksek fiyat farklılıkları, ülkelerin yaşadığı sürekli ekonomik krizlerin gıda ve etik krizlere ile devam etiğini görülmektedir. Geniş kesimlerin sürekli ekonomik krizler içinde gıdaya erişmesi ve beraberinde gıda hakkı erişimi durumunu gündeme getirdiği görülmektedir. Ekonomi, gıda ve etik krizlerin yaratığı sosyal sorunların katlanarak gelişmesi kongrenin ana temasını ayrıca önemli kılmaktadır.
Kongreye felsefi derinlik katan bir diğer sunum,........



















































