Savaş ortamında kültürü düşünmek ve yazmak
Yaşadığımız şu zamanda dünyamızın yakın ve uzak coğrafyalarında Müslüman halklara yönelen zulümler, savaşlar, soykırımlar… nedeniyle ümmet olarak bir ateş çemberinin içinden geçtiğimizi Yeni Şafak gazetemizin hemen her köşesinde ve her fırsatta dile getiriyoruz.
Çünkü elinizde tuttuğunuz bu gazete “Türkiye’nin Birikimi” olma iddiasındaki bir gazete değil, doğrudan Türkiye’nin birikimidir ve bu birikim halkımızın dini hassasiyetleri ve ümmet şuuru esasında, merkezinde Türkiye’nin olduğu yukarıda zikrettiğimiz halin -entelektüel bir perspektifle- sıcağı sıcağına ve derinlemesine ele alınıp, haber formunda kamuya iletilmesini ihtiva eder.
Fakat son tahlilde mezkur hiçbir ateş sürekli değildir. Bunun bilgisini “Sizden önce(ki milletlerin başından) nice olaylar gelip geçmiştir. Yeryüzünde gezin dolaşın da yalanlayanların sonunun nasıl olduğunu bir görün.” (Âl-i İmrân, 3/137) mealindeki vb. ayetlerden alanlar ve Peygamber Aleyhisselam’ın haberlerinden bizzat öğrenenler olarak, olayları/hareketleri kendi hakikatleri içinde değerlendirerek kendi zamanımızda yol alırız. Böylece olayların biri biter diğeri başlar. Hakikati sabit olmak üzere biz onların bitiş ve başlayışlarını yine kendi zamanımızın şartları ve anlayışları esasında izleyip yorumlarız.
Bu manada içinden geçtiğimiz ateş çemberinin de inşallah biteceğini ama her bitişin bir başlangıcı gerektirmesi nedeniyle yeni olacak olanların da İslam ümmetinin hayrına olmasını Rabbimizden niyaz ederiz.
Ancak öyle konular vardır ki, onları sürekli olarak yazmayı ve........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin