menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir cami neleri kuşatır

20 0
16.12.2025

Arapça toplama, bir araya getirme, biriktirme anlamındaki cemm kelimesinden câmi‘: toplayan, saran, kuşatan; Müslümanların, içinde ibâdet ettikleri yer olmak anlamında ise kaplamak, sarmak, kuşatmak demektir. (Bkz.: Mertol Tulum, Arapça ve Farsça’dan Osmanlı Türkçesi’ne Alıntılar Sözlüğü, Ketebe, İstanbul 2023)

Peygamber Aleyhisselam’ın “Yeryüzü bana mescit ve temiz kılındı, onun için ümmetimden namaz vaktine kavuşan herkes (bulunduğu mekânda) namazını kılıversin.” mealindeki hadisince mescit, cami’ kelimesinden daha geneldir. Bu nedenle, mescit denildiğinde hem ilk oluşlarının vurgulanması hem de akla ilk gelen yerler olmaları bakımından Kabe’ye Mescid-i Haram, Medine camiine Mescid-i Nebevi, Süleyman mabedine Mescid-i Aksâ denilmiştir.

Mescit kelimesini doğrudan ihtiva eden cami kelimesi, ordunun toplanma, ikamet yeri anlamında ordugâhların kurulmasıyla ve buna göre cihada tabi bir müessese olarak Müslüman fatihlerin Mescid-i Nebevî dışına çıkıp aynı zamanda yeni şehirler kurmuş ya da mevcutlarını bir mescidi merkeze olarak yeniden yapılandırmış olmalarıyla yaygınlaşmış gibidir.

Bu bağlamda 12-97/634-715 yılları arasında inşa edilen Hama, Kûfe, Basra, Kudüs (Ömer) Fustat, Kayrevan, Kudüs (Aksa/Kıble) ve Emeviye camileri ya doğrudan ordugaha dahil ya da şehre merkez oluşlarıyla “Cuma camileri” olarak öne çıkmışlardır. Böylece ifadede Cuma namazının kılındığı yer: cami’, çevresindeki küçük camiler ise mescit şeklinde ayrılmışlardır.

Kabe örneğine göre İbrahimî ve Mescid-i Nebevi örneğine göre........

© Yeni Şafak