Bismillâhirrahmanirrahîm;

GÜNEY Afrika; çocuk, kadın ve sivil halkı hedef alan insanlık dışı vahşeti, İsrail’in Gazze’de soykırım uyguladığı gerekçesiyle Hollanda’daki Lahey Adalet Divanı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Mahkeme 26 Ocak 2024 günkü oturumunda, davacının sunduğu delillerde, İsrail aleyhinde ileri sürdüğü iddiaları makûl seviyede ispatladığına hükmetti. Karar 2’ye karşı 15 kabul oyuyla alındı. “İsrail’in saldırılarını derhal durdurmasını” istedi.

Soykırımın varlığı savunulamayacak kadar açıktı. Her şey dünyanın gözleri önünde yaşanmıştı. Siyonist İsrail çetesi suçunu inkâr etti. İsrail’le normalleşmeyi marifet sayan sözde yöneticiler bilsinler ki, İsrail’in normali, kan, savaş, katliam ve soykırımdır. Siyonist’ten bundan başkası beklenemez. Siyonist bir asker, “Öldürmek için Filistinli bebek aradığını” (28.10.2023) içeren bir video paylaşmıştı. Huzur ve barış için, dünya böyle canlı türlerinden arındırılmalıdır.

Hukukî sürecin başlamasına öncülük eden Güney Afrika yöneticileri ve hukukçularını tebrik ediyorum. Onlar özgürlüğün bedelini ödeyerek bugünlere geldiler. Mandela, sömürgecilerin elinden Nobel Barış Ödülü almayı reddetti. Hiçbir ülkeye diyet borçları yok. Bünyesinde yüzde 2 Müslüman barındırmasına rağmen, onlar din ve etnik kimliğine bakmadan, çocuklarla savaşan vahşiliğe razı olmadılar. Vicdanî ve insanî duygularının, insanca yaşama onurunun körelmediğini gösterdiler.

Güney Afrika sayesinde insanlık dünyada hukukun varlığını öğrendi. Şimdi de Endonezya, İsrail’in 70 yıldan fazla süredir işgali sürdürdüğü için UAD’ye dava açıyor.

SAVAŞ NİÇİN BAŞLADI?

FİLİSTİNLİ akademisyen Dr. Sadık Abdullah, Millî Gazete’den Onur Şehmus Şahin’e bölgede yaşananlar ve muhtemel sonuçları konusunda önemli bir mülâkat verdi. Filistin direnişini savaşa sürükleyen sebepleri açıkladı:

1. Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırılar ve Siyonist rejimin kutsal mabedi peyderpey yıkmaya yönelik girişimleri,

2. Batı Şeria’nın neredeyse tamamen Siyonist rejimin ilhakına maruz kalması ve her geçen gün yeni yerleşim yerleri inşa edilmesi,

3. Gazze’nin 17 senedir amansızca ve acımasızca bir abluka altına alınması,

4. Binlerce Filistinlinin haksız ve hukuksuz yere Siyonist rejim zindanlarında tutulması.

Sadık Abdullah, Filistin tarihinde az rastlanan bir operasyon gerçekleştirdiklerini söyleyerek, “Aksa Tufanı’nın uluslararası kamuoyunda büyük bir Filistin duyarlılığı oluşturduğunu” belirtti. Siyonist İsrail rejimini, ABD ve neredeyse bütün Batı ülkelerinin desteklediğini” ifade etti. “İşin sonunda İsrail’in HAMAS’a boyun eğeceğini, HAMAS’ın belirlediği şartlarda masaya oturmak zorunda kalacağını” anlattı.

Dünya ölçeğinde küçük kara parçası durumundaki Gazze’de uluslararası koalisyon fikri tartışılıyor. Soykırımcı sanık sandalyesindedir. Sadık Abdullah, “Bu savaşın yalnız Filistin’de değil; dünyada dengeleri değiştireceği” görüşünde! “Soykırımın baş sorumlusu ABD’dir. Kazananı Filistin olacaktır” diyerek, buna, “Filistinlilerin sebat, kararlılık ve manevi gücünü” gerekçe göstererek devam etti:

“Siyonist rejim, tarihinde hiç böyle zor durumda kalıp rezil rüsva olmamıştı. Yüz binlerce insan, Siyonist oluşumu terk etmek zorunda kaldı.” (22 Ocak 2024)

BATI TELÂŞTA

OLAYLAR Batı’nın çirkin yüzünü gösterdi; maskesini düşürdü. BM, 1945’te “dünyaya barış ve güveni sağlamak için” kurulmuştu. 76 yıldır işgali durdurmayan BM hangi deliktedir? Onlar kendi çıkarlarını savunuyorlar. Başkasının katliama, soykırıma uğramaları umurlarında değil! Batı insanlığa değer kazandıramadı. Erbakan Hoca’nın İslâm Birleşmiş Milletleri’ni kurma mücadelesi ne kadar önemliydi!

BM Filistin Özel Raportörü Francessa Albanase, Gazze’deki soykırımın dünyanın izniyle yapıldığını; Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) Filistin’deki soykırım için harekete geçmediğini” (25.12.2023) açıkladı. Şimdi de Meksika ve Şili, ABD ve İngiltere aleyhinde soykırıma ortak oldukları için UCM’ye dava açma hazırlığında! Dünyada insaf sahibi hiç kimse savaş, katliam ve soykırım istemiyor. Dünyanın çıkarcı yönetimleri akıllarını başlarına alsınlar! Bu selin önünde duramayacaklar!

Gazze açlıkla boğuşuyor. Şehitlerin cesetleri etrafa saçılıyor; uzuvlarını sokak hayvanları yemeye başladı. Şehitlerimize bile sahip çıkamıyoruz. Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Ali Karadağî, “Gazze’yi kurtarmak Müslüman liderlere farzdır. Savaşa yol açsa bile, Gazze’yi açlıktan kurtarmak dinî bir zorunluluktur” (23 Ocak 2024) dedi.

1969’daki İsrail saldırılarında Hanzala, “İnsanım, açım” demişti. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gazze’nin ölümle pençeleştiğini belirterek uyardı: “Terörist İsrail’in göklerden ölüm yağdırdığı, bütün sınır kapılarını kapattığı 2024 yılında yüz binlerce Hanzala yine aç ve ölümün pençesinde! Ne pahasına olursa olsun, Refah Sınır Kapısı’nın açılması; insanî yardımın ulaştırılması insanî ve İslamî görevdir.”

QOSHE - Soykırımcının Suç Ortakları - Şakir Tarım
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Soykırımcının Suç Ortakları

5 1
30.01.2024

Bismillâhirrahmanirrahîm;

GÜNEY Afrika; çocuk, kadın ve sivil halkı hedef alan insanlık dışı vahşeti, İsrail’in Gazze’de soykırım uyguladığı gerekçesiyle Hollanda’daki Lahey Adalet Divanı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Mahkeme 26 Ocak 2024 günkü oturumunda, davacının sunduğu delillerde, İsrail aleyhinde ileri sürdüğü iddiaları makûl seviyede ispatladığına hükmetti. Karar 2’ye karşı 15 kabul oyuyla alındı. “İsrail’in saldırılarını derhal durdurmasını” istedi.

Soykırımın varlığı savunulamayacak kadar açıktı. Her şey dünyanın gözleri önünde yaşanmıştı. Siyonist İsrail çetesi suçunu inkâr etti. İsrail’le normalleşmeyi marifet sayan sözde yöneticiler bilsinler ki, İsrail’in normali, kan, savaş, katliam ve soykırımdır. Siyonist’ten bundan başkası beklenemez. Siyonist bir asker, “Öldürmek için Filistinli bebek aradığını” (28.10.2023) içeren bir video paylaşmıştı. Huzur ve barış için, dünya böyle canlı türlerinden arındırılmalıdır.

Hukukî sürecin başlamasına öncülük eden Güney Afrika yöneticileri ve hukukçularını tebrik ediyorum. Onlar özgürlüğün bedelini ödeyerek bugünlere geldiler. Mandela, sömürgecilerin elinden Nobel Barış Ödülü almayı reddetti. Hiçbir ülkeye diyet borçları yok. Bünyesinde yüzde 2 Müslüman barındırmasına rağmen, onlar din ve etnik kimliğine bakmadan, çocuklarla savaşan vahşiliğe razı olmadılar. Vicdanî ve insanî duygularının, insanca yaşama onurunun körelmediğini gösterdiler.

Güney Afrika sayesinde insanlık dünyada hukukun varlığını öğrendi. Şimdi de Endonezya, İsrail’in 70 yıldan fazla süredir işgali sürdürdüğü için UAD’ye dava açıyor.

SAVAŞ NİÇİN BAŞLADI?

........

© Milli Gazete


Get it on Google Play