Ev hizmetinde çalışacak bir hizmetçiyle anlaşır evin sahibi.

Ama hizmetçiyi tanıyan biri, ev sahibini uyarır ve şöyle der: “Bu hizmetçiye dikkat et, koğucudur, yani laf taşır, laf bulamazsa uydurur.”

Adam teşekkür eder ve yoluna devam eder.

Hizmetçi, ev sahibinin istediğinden fazlasını vermeye başlar.

Elinden her iş gelir. Adam ise böyle bir işçi bulduğundan çok memnundur.

Bir gün hizmetçi, evin hanımına gider ve çok gizli bir haber vereceğini söyler.

Hanım da kulaklarını ona anten gibi çevirince hizmetçi zehirli nefesini üfürmeye başlar: “Eşiniz, sizden uzaklaşmaya başladı. Yeni birini buldu. Yakında sizi boşayacak ve onunla evlenecek” der.

Evin hanımı çare nedir? deyince, “Siz, onun çenesinin altından biraz kıl kesiniz ve ben onunla sizin için muhabbet tılsımı yaptırtayım da senden ayrılamasın” der.

Kadın, kocasının boğazından kıl kesmek için bir ustura temin eder ve gece kesmeye karar verir.

Hizmetçi, hemen evin beyine gider ve hanımının dostu olduğunu, senden kurtulmak için gece boğazını keseceğini haber verir ve dikkat etmesini ister.

Adam erkenden tilki uykusuna dalar. Kadın usturayı alır ve kocasının çenesinin altına doğru usturayı uzattığında kocası hanımının bileğinden tuttuğu gibi kadının boğazına dayar ve keser.

Hizmetçi, hem kadının ailesine hem kocanın ailesine haber verir ve iki aileden bir kaç cenaze çıkar. (Zehebi, Kebair, Nemime bölümü)

Laf taşıyıcı, kara ağızlara Türkçede, “Koğucu” denir.

Arapçada “Nemmam” denir.

Kalem Süresi’nin On Birinci Ayet’inde

“Hep (lâfla, kaş-göz işaretleriyle) ayıplayan, laf getirip götürene itaat etme” buyurur Rabbimiz.

“Koğuculuk” kelimesinin kökü olan “Koğ” Çağatayca’da kıvılcım anlamına gelirmiş.

Koğucular, toplum içinde diliyle kıvılcım taşıyanlardır.

Bir kıvılcım bir ormanı yok edebildiği gibi, bir koğucu da yetmiş bir milleti hasta edebilir.

Kovitten korunanlar oldu ama politika koğucularından kurtulan olmadı.

Ebu Leheb’in hanımı, Sevgili Peygamberimiz aleyhinde laf taşıyıcılığı yaptığından ve yollarına diken/mayın döşediğinden dolayı “Hammaletel hatab/Odun taşıyıcısı” denmiştir.

Sevgili Peygamberimiz,

“Koğucu/laf taşıyıcı cennete giremez” buyurmuş. (Buhari, Sahih, K. Edeb, Bab’ün-nemime)

Tabii tevbe eder, o koğuculuktan kurtulursa Allah’ın afvıyla cennete girer.

Raşid Halife diye bilinen Hazreti Ebubekir, Ömer, Osman, Ali’den (Allah hepsinden razı olsun) sonra gerçek halife olduğu konusunda ittifak edilen Ömer bin Abdülaziz’e adamın biri laf taşır.

Ömer, “İstersen araştırayım. Eğer yalan söylemişsen

Hucurat Süresi’ndeki, ‘Fasık biri haber getirdiğinde araştırın’ hükmüne girersin.

Eğer doğru haber getirmişsen Kalem Süresi’nde, ‘“Laf taşıyıcılara itaat etme’ hükmüne girersin” der.

Koğucu adam: “Müminlerin emiri, beni afvet de bir daha böyle bir şey yapmayayım” der. (Nevevi, el-Ezkar, Nemime bölümü)

Mus’ab bin Züheyr, “Koğucuların lafını dinleyen, lafı getirenden daha kötüdür” der.

Bu sözün, İmam Şafii’ye ait olduğu da söylenir.

Gizli çekimlerin alıcısı olmazsa satıcısı da olmaz.

Kötü söz, çirkin görüntü, gizli sırları taşıyanların alıcıları da vericileri de gönül rahatlığıyla yaşayamazlar.

“Ama gördüklerim, söylediklerim, kasetimdekiler doğru” demek doğru iş yaptın anlamına gelmez.

Arkadaşına tuzak kurmak, emanet ettiği sırrı yaymak, doğru olmadığı gibi, topluma zararı olmayan yanlışların teşhiri de doğru değildir.

Bu işleri yapanlar, her sesi ve herkesi kendileri gibi bildiklerinden herkesin kendisini izlediği, gözlediği ve kaydettiği kuşkusuyla yaşarlar.

Rabbimiz bu münafıkları bize şöyle tanıtır:

“Onları gördüğün zaman bedenleri hoşuna gider, konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Sanki onlar giydirilmiş keresteler gibidirler. Her bağırmayı kendi aleyhlerine zannederler. Onlar düşmandırlar. Onlardan sakın. Allah onları gebertsin. Nasıl da döndürülüyorlar?” (Münafikun Süresi, Ayet 63/4)

Sevgili Peygamberimiz,

“Arkadaşlarımdan hiç biriniz diğeri hakkında bana bir (kötü) şey ulaştırmasın. Ben, sizin yanınıza gönlü selim (hoş) olarak çıkmayı seviyorum” buyurmuş. (Tirmizi, Sünen, Menakıb, Hadis no 4270, Ahmet, Müsned, Abdullah bin mesud maddesi))

Yalan söyleyenler, montajlama yoluyla sözü akışından dışarı çıkaranlar, haram yiyenlerin sözlerinden etkilenmeme konusunda Rabbimiz,

“Ey Peygamber, kalpleri iman etmediği halde ağızlarıyla ‘İman ettik’ diyen­lerle, küfür içinde ko­şuşturanlar, seni üzme­sin. Bir de Yahudilerin ya­lana kulak ve­renleri, sana gelmeyen diğer bir toplum için casusluk yapan­ları seni üzmesin. Onlar kelimeleri yerlerinden değiştirir­ler... Onlar yalana kulak verirler, haram yerler” buyurmuş. (Maide Süresi, Ayet 41-42)

Sevgili Peygamberimiz de adamına, durumuna göre konuşan ikiyüzlü insanların, toplumun en şerlisi olduklarını haber verir:

(Müslim, Sahih, K. Birr, sıle ve adab)

Bu koğucuların zehirli sözlerini dinlemeyin.

Onlara nasihat edin.

Duyduğunuz kötü haberi yaymayın.

Duyduğunuz kötü haberi araştırmaya girmeyin.

QOSHE - Koğucuları, kasetçileri, hasetçileri çıkarın aradan - Mahmut Toptaş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Koğucuları, kasetçileri, hasetçileri çıkarın aradan

23 17
24.04.2024

Ev hizmetinde çalışacak bir hizmetçiyle anlaşır evin sahibi.

Ama hizmetçiyi tanıyan biri, ev sahibini uyarır ve şöyle der: “Bu hizmetçiye dikkat et, koğucudur, yani laf taşır, laf bulamazsa uydurur.”

Adam teşekkür eder ve yoluna devam eder.

Hizmetçi, ev sahibinin istediğinden fazlasını vermeye başlar.

Elinden her iş gelir. Adam ise böyle bir işçi bulduğundan çok memnundur.

Bir gün hizmetçi, evin hanımına gider ve çok gizli bir haber vereceğini söyler.

Hanım da kulaklarını ona anten gibi çevirince hizmetçi zehirli nefesini üfürmeye başlar: “Eşiniz, sizden uzaklaşmaya başladı. Yeni birini buldu. Yakında sizi boşayacak ve onunla evlenecek” der.

Evin hanımı çare nedir? deyince, “Siz, onun çenesinin altından biraz kıl kesiniz ve ben onunla sizin için muhabbet tılsımı yaptırtayım da senden ayrılamasın” der.

Kadın, kocasının boğazından kıl kesmek için bir ustura temin eder ve gece kesmeye karar verir.

Hizmetçi, hemen evin beyine gider ve hanımının dostu olduğunu, senden kurtulmak için gece boğazını keseceğini haber verir ve dikkat etmesini ister.

Adam erkenden tilki uykusuna dalar. Kadın usturayı alır ve kocasının çenesinin altına doğru usturayı uzattığında kocası hanımının bileğinden tuttuğu gibi kadının boğazına dayar ve keser.

Hizmetçi, hem kadının ailesine hem kocanın ailesine haber verir ve iki aileden bir kaç cenaze çıkar. (Zehebi, Kebair, Nemime bölümü)

Laf taşıyıcı, kara ağızlara Türkçede, “Koğucu” denir.

Arapçada “Nemmam” denir.

Kalem Süresi’nin On Birinci Ayet’inde

“Hep (lâfla, kaş-göz işaretleriyle) ayıplayan, laf getirip götürene itaat etme” buyurur Rabbimiz.

“Koğuculuk” kelimesinin kökü olan........

© Milli Gazete


Get it on Google Play