Filistinli mücahitler bütün olumsuz ve zor şartlara rağmen, çok büyük bedeller ödeyerek, direnmeye devam ediyorlar. Çok şükür, İsrail’in ve arkasındaki iş birlikçilerinin imajını yerle bir ettiler. Etmeye de devam ediyorlar.

AKP iktidarının yönetimindeki Türkiye ne yapıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan bir cümle ile açıkladı:

“Türkiye, Gazze için elinden geleni yapmaktadır ve yapmaya da devam edecektir.”

Bu cümle doğru değil. Bizce şöyle olmalı:

“Türkiye Gazze için dilinden geleni, İsrail için de elinden geleni yapmaktadır.” Nasıl mı?

İsrail ile diplomatik ilişkiler aynen devam diyor.

İsrail’i kör ve sağır edecek olan Kürecik Üssüne dokunulmadı.

İncirlik Üssünden İsrail’e silah götürüldüğü iddiaları konusunda hiçbir şey yapılmadı, konunun gündem olmasını bile istemiyorlar ki, araştırma önergeleri onların oyları ile reddediliyor.

En önemlisi İsrail ile ticaret meselesi:

Bizzat ilgili bakanın açıkladığına göre, savaşın başından beri her gün 8 gemi dolusu lojistik ikmal maddesi “ticaret” adı altında İsrail’e gidiyor. Kaba bir hesapla 150 günde 1200 gemi dolusu ikmal maddesi gitmiş. TIR ve uçaklarla gidenlerin haddi hesabı yok.

AKP kurmaylarının ve sempatizanlarının başından beri bu lojistik desteği savunmak için verdikleri cevapları çok ilginç:

İlk günlerde ticaretin devam etmekte olduğunu külliyen inkar ettiler. “Devlete” delilsiz iftira atıldığını söylediler.

Deliller ve kayıtlar ortaya çıkarıldığında, bu ticari ilişkilerin tamamının özel sektöre ait olduğunu söylediler. Ticaretin kesilmesi halinde altından kalkılamayacak tazminatların ödenmesi gerekeceği ve bunun da özel sektörü bitireceğini iddia ettiler.

Daha sonra bu savunmalarını “çoğu özel sektöre ait” düzeltmesiyle devletin de işin içinde olduğunu açıklamak zorunda kaldılar.

Saadet Partisi TBMM’de konunun üzerine gidince de, bu malzeme yüklü gemilerin İsrail devletinin yönetiminde bulunan Müslüman Filistinlilere gittiği iddiasını ortaya attılar.

Bu iddianın komikliğini kendileri de fark etmiş olmalılar ki, “bu ikmal maddeleri İsrail ordusuna değil, savaşa karşı çıkan İsrail halkına gönderiliyor” açıklaması geldi.

Ticaretin kesilmesi gerektiği yönünde kamuoyunun baskısı artınca “İsrail ile savaşalım mı?” gibi alakasız cevaplarla haklı çıkma çabasına girdiler.

Ticareti kesmek “savaşmak” anlamına gelmediği gerçeğinin dillendirilmeye başlaması üzerine de, “bunlar yardım değil, hibe değil, destek değil, ticarettir ticaret. Savaşla hiçbir ilgisi yok” demeye başladılar.

Halbuki gemilerin, TIR’ların ve uçakların götürdüğü malzemelerin tamamına yakını savaştaki İsrail’in hayati ihtiyaçlarını karşılamakta olduğu, devletin açıkladığı ihracat kalemlerinin incelenmesinden anlaşılıyor. Gıda maddeleri, tekstil ürünleri, demir çelik ürünleri, çimento ve yapı malzemeleri, makina ve silah parçaları gibi. Bu malzemelerin İsrail’e girişi; ister ticaret, ister yardım veya başka bir ad altında olması sonucu değiştirmiyor ki. Akaryakıt konusu da ayrı bir facia.

Bir ilginç yönü daha var:

AKP yetkilileri birbirleri ile çelişen açıklamalar yaptıklarında sempatizanları ve sokaktaki ne dediğini bilmeyen savunucuları hemen dil değiştirip o açıklamalara yapışıp savunmaya geçiyorlar. Yani yukarıda yapılan çelişkili açıklamalar, alt tabakaya aynen yansıyor. Yukarıdakiler ne uydurulursa, aşağıdakiler de aynen sahipleniyorlar. Bu da gösteriyor ki, yukarısı ile aşağısının kafa yapıları ve beyinleri aynen uyuşuyor.

Kafalar ve beyinler uyuşuyor.

Geleceğin tarihçileri sayfalarında bunları “ihanet” diye yazmaz mı?

“İsrail ile Ticaret Filistin'e İhanet” pankartlarını kaldırtmak, tarihin yazacaklarını engellemeye yeter mi?

BONCUK AKIL

Davasını sevememiş,

Bu bey, incik boncuk kadar;

Zira ki gelişememiş,

Bu beyincik, boncuk kadar…

QOSHE - Uyumuş beyinler - Ekrem Şama
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Uyumuş beyinler

7 4
11.03.2024

Filistinli mücahitler bütün olumsuz ve zor şartlara rağmen, çok büyük bedeller ödeyerek, direnmeye devam ediyorlar. Çok şükür, İsrail’in ve arkasındaki iş birlikçilerinin imajını yerle bir ettiler. Etmeye de devam ediyorlar.

AKP iktidarının yönetimindeki Türkiye ne yapıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan bir cümle ile açıkladı:

“Türkiye, Gazze için elinden geleni yapmaktadır ve yapmaya da devam edecektir.”

Bu cümle doğru değil. Bizce şöyle olmalı:

“Türkiye Gazze için dilinden geleni, İsrail için de elinden geleni yapmaktadır.” Nasıl mı?

İsrail ile diplomatik ilişkiler aynen devam diyor.

İsrail’i kör ve sağır edecek olan Kürecik Üssüne dokunulmadı.

İncirlik Üssünden İsrail’e silah götürüldüğü iddiaları konusunda hiçbir şey yapılmadı, konunun gündem olmasını bile istemiyorlar ki, araştırma önergeleri onların oyları ile reddediliyor.

En önemlisi İsrail ile ticaret meselesi:

Bizzat ilgili bakanın açıkladığına göre, savaşın başından beri her gün 8 gemi dolusu lojistik ikmal maddesi “ticaret” adı altında İsrail’e gidiyor. Kaba bir hesapla 150 günde 1200 gemi dolusu ikmal maddesi gitmiş. TIR ve uçaklarla gidenlerin haddi hesabı yok.

AKP kurmaylarının ve sempatizanlarının başından beri bu lojistik desteği savunmak için........

© Milli Gazete


Get it on Google Play