menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Erhan Ürküt* yazdı | Meclis Komisyonu’nun unuttuğu yurttaşlar

16 6
30.09.2025

Denize ne kadar çok girsem de her seferinde ilk adımı atarken bir ürperti, bir tereddüt yaşarım. İktidarın ve aktörlerinin demokrasiye giriş çabaları da yaklaşık bir yıldır buna benziyor. Sanki sudan korkan bir çocuk gibi, sürekli bekliyor, oyalanıyorlar. Oysa demokrasi denizine girmek, yüzmeyi öğrenmek ve o serinliğe alışmak hepimiz için hayati bir ihtiyaç.

Kürt meselesinin çözümünde bir dakikanın bile kaybedilmesi yıllarımıza mal oluyormuş hissiyat uyandırıyor. Bu yüzden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir komisyonun kurulması elbette kıymetli bir ilk adımdır. Ancak komisyonun henüz somut bir adım atmaması kaygıları artırıyor.

“Acaba oyalanıyor muyuz? Neden hâlâ bir yasa çıkmıyor?” soruları memleketin dört bir yanında dillendiriliyor. Ulusalcı cephe ellerini ovuşturarak bu kaygıları daha da çoğaltıyor. Hatta onlara yakın TV kanalları soruları çeşitlendirerek kaygıların artmasına neden oluyor.

Komisyon, ilk toplantısından sonra bakanları, anneleri, şehit ve gazi derneklerini, STK’ları, baroları ve pek çok kurumu dinledi. Bu, önemli bir dinleme süreciydi.

Ama ne yazık ki çatışmaların en kırılgan gruplarından biri olan engelliler hiç akla gelmedi. Bu cümleyi kurmadan önce Meclis Komisyonunun sitesine defaten baktım ama yanılmadım.

Kürt Meselesinin 40 yıllık savaş pratiğinde maalesef, mayınlarla, çatışmalarla, köy yakmalarla, işkencelerle, mahpushanelerle, kadına şiddetle, yetersiz beslenmelerle, yoksullukla ve işsizlikle binlerce insan engelli hale geldi.

Demokratik bir toplumun hem ön koşulu hem de........

© İlke TV