menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

FIFA Dünya Kupası yolunda

20 1
14.10.2025

A Milli Erkek Futbol Takımımız Bulgaristan’ı 6-1 yendi. İspanya yenilgisi sonrası takımı ve hocasını tereddütsüz eleştiren birçok yorumcunun; bu galibiyetten sonra “kazandık ama” diye başlayan yorumlarına denk geldim. Bizde yorumculuk “kuyu kazmaya” benziyor ya da “birilerinin adamı olmaya”. Futbolda Avrupa Şampiyonası’nda çeyrek final oynadık. Hâlâ eleştiri bitmedi. Avrupa Şampiyonası’nda bizim gibi çeyrek finalde elenen ülkeler Almanya, Portekiz ve İsviçre idi. İlk dörde giren ülkeler ise, İspanya, İngiltere, Fransa ve Hollanda. Futbolda bu 7 ülkeyle Avrupa’nın zirvesinde olmanın nesini eleştirebilirsiniz? Olmaz; hocayı gönderteceksiniz, bazı futbolcuların önünü keseceksiniz ki; yeni hoca getirecek menajerlerin önü açılsın, menajerlerin başka futbolcularının önü açılsın.

Montella’dan önceki hocamız Stefan Kuntz ile 20 karşılaşmada 12 galibiyet 3 beraberlik 5 yenilgi aldık. Bu sonuçlarla; Kuntz bugüne kadarki en başarılı antrenörümüz oldu. Medyamız işbirliği ile onu gönderdi. Benim görüşüm; Kuntz’un gönderilmesinin amacı Milli Takım’a yine aynı yerli hocayı getirmekti. Hesapta olmayan bir soruşturma ile bu yerli hoca yurt dışında kalmayı tercih etti ve Montella’ya gün doğdu. Başarılı olan Milli Takım’ın tek gereksinimi; birilerinin buraları karıştırmamasıdır. Kulüplerimize yabancı oyuncular doldurulmuşken; yurt dışında oynayan milli futbolcularımız oynadıkları takımlarda başarılı oluyor. Bu başarılı oyuncuları da Montella başarı ile Milli Takım’da birleştiriyor. Milli maçta gol atan bir futbolcu; birkaç gün sonra başka bir milli karşılaşmaya çıkmadan, kulübü tarafından “kadro dışı” bırakılınca, acaba soruyorum; tüm Milli Takım oyuncuları da mı yurt dışında oynasa diye. Şu........

© Aydınlık