Yurdumuzun dört bir yanına, ışığını ve ideallerini götüren, bu yolda ömür geçiren, saçları ağaran öğretmenlerimiz; gencecik kadın- erkek öğretmenlerimiz... Can güvenliğini sağlayamadığımız, koşullarını iyileştiremediğimiz, şehit düşen, öldürülen, kaçırılan, öğretmenlerimiz...

Terörün kundakladığı okullarda çocukları korumak için can siperane gasp edilen, yaralanan, acımasızca öğrencilerinin önünde katledilen öğretmenlerimiz...

Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü.

Çocuklarımızın anne babalarından daha çok birlikte oldukları, bilginin yolunu açan, hayatlarını yönlendiren öğretmenlerimiz özel ve seçkin insanlardır. Öğretmenlik saygın bir meslektir. Onlar sorunlarını hiç bir zaman sorumluluklarının üstünde tutmazlar.

Cumhuriyet, eğitimdeki dönüm noktasının başlangıcıdır. 3 Mart 1924'de Tevhid-i Tedrisat Kanunu’yla Laik eğitim başlar. Öğretmenler Ata'nın “Sivil Eğitim Ordusu’’ olarak Anadolu'ya yayılırlar. Cumhuriyetimizin “Sivil askerleri” olarak görev alırlar.

Mustafa Kemal Atatürk sağduyulu bir liderdir. Maarif işleri hakkında kararlar almadan önce öğretmenleri toplar, danışır, öngörülerini alır. Eğitim kararlarına imza atmadan danışır.

Cumhuriyet ulusal eğitiminin modeli, iki temel kuruluşa; birincisi, ortaokullara öğretmen yetiştirmek için kurulan Ankara’daki Gazi Eğitim Enstitüsü; ikincisi, İstanbul Üniversitesi’nin kuruluşunu izleyen yıllarda, liselere öğretmen yetiştirmek için açılan Yüksek Öğretmen Okulu modeline dayanır.

Gazi Eğitim Enstitüsü, ortaokul öğretmeni yetiştirken, hem öğretmen okulu hem de Cumhuriyet eğitiminin araştırma laboratuvarı olur. Yerli ve yabancı pek çok eğitimci burada görev alır. Liseden sonra başta 2, sonra 3 yıllık bir eğitime dayanan; Fen, Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Beden Eğitimi, Resim-iş, Müzik gibi bölümlerden oluşan, bir fakülte yapısında kurulur.

1930’lardan sonra mesleki ve teknik öğretim için Ankara Kız Teknik Yüksek Öğretmen Okulu, Ankara Yüksek Teknik Öğretmen okulu gibi çeşitli düzeyde öğretmen okulları açılır.

Günümüzde öğretmenlik; saygınlığının zedelenmesi ve arzu edilen standartlara taşınamayan şartları, can güvenliğinin olmamasıyla, ideal meslek olmaktan uzaklaştırılmaktadır. İdarecilerin keyfi uygulamalarıyla değiştirilen eğitim sistemi, kalabalık sınıflarda eğitim zorluğu, düşük ücret, fazla mesai, tayin sorunları, öğretmenlerin yaşam kalitelerini aşağıya çekmektedir.

24 Kasım bu sorunların hatırlanması, gündemde tutulması için önemli bir tarihtir.

Cumhuriyet tarihinin ilk kadın öğretmenlerinden Fatma Refet Angın ile Türk kadınlar Birliği çalışmalarım sırasında tanışmıştık. Refet öğretmen, ileri yaşına rağmen, küçücük gövdesi, bilgiyle donanmış beyniyle özel bir Cumhuriyet kadınıydı.

Angın, Mustafa Kemal ile ilk karşılaşmasında İlkokul'dadır. Atatürk "Büyüyünce ne olacaksın çocuk?" diye sorunca, "Öğretmen olacağım" der. Öğretmen Okulu öğrencisiyken karşılaştığında Atatürk'e "Ben size verdiğim sözü tuttum Paşam, öğretmen oluyorum " deyince, Atatürk O'nun Gelibolu'daki kız çocuğu olduğunu hatırlar. ''Ne öğretmeni olmayı seçtin? '' diye sorar. ''Matematik öğretmeni'' cevabını duyunca '' Tarih öğretmeni olmalısın. Sen tarihe tanıklık ediyorsun ve gelecek nesillere tarihlerini öğretmek en önemli vazifedir" der. Bunun üzerine Refet Hoca, Tarih öğretmenliğini seçer. 1982 yılında emekli olmasına rağmen görevini 24 yıl boyunca özel anlaşmayla sürdürürken "90 yaşındayım ama hala görevdeyim, erken emeklilik bana göre değil" sözleriyle çaalışmayı ne kadar sevdiğini belirtirdi.

Refet Angın, ilk öğretmenler gününde ''Yılın Öğretmeni'' seçildi. Yıldız Teknik Üniversitesi senatosunun 29 Haziran 2006 tarihli kararıyla Onursal doktora Unvanı’na layık görüldü. Hayatını kaybettiği 2010 yılının, son günlerine kadar Milli Eğitim Bakanlığı Onursal Danışmanlığı görevini sürdürerek genç nesillere ışık oldu.

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere öğretmenlik mesleğini yücelten Köy Enstitüleri mimarları Hakkı Tonguç, Hasan Ali Yücel, şehit düşen öğretmenlerimiz ve Cumhuriyet’in ışıklı yolunda çocuklarımızı, gençlerimizi aydınlatan tüm öğretmenlerimizi saygıyla anıyor ve selamlıyorum.

1923 Devrimini yaşatacak kuşakları yetiştiren güce ve inanca sahip öğretmenlerimizin günü kutlu olsun.

QOSHE - Başöğretmen ve Refet Angın - Harika Ören
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Başöğretmen ve Refet Angın

8 0
25.11.2023

Yurdumuzun dört bir yanına, ışığını ve ideallerini götüren, bu yolda ömür geçiren, saçları ağaran öğretmenlerimiz; gencecik kadın- erkek öğretmenlerimiz... Can güvenliğini sağlayamadığımız, koşullarını iyileştiremediğimiz, şehit düşen, öldürülen, kaçırılan, öğretmenlerimiz...

Terörün kundakladığı okullarda çocukları korumak için can siperane gasp edilen, yaralanan, acımasızca öğrencilerinin önünde katledilen öğretmenlerimiz...

Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü.

Çocuklarımızın anne babalarından daha çok birlikte oldukları, bilginin yolunu açan, hayatlarını yönlendiren öğretmenlerimiz özel ve seçkin insanlardır. Öğretmenlik saygın bir meslektir. Onlar sorunlarını hiç bir zaman sorumluluklarının üstünde tutmazlar.

Cumhuriyet, eğitimdeki dönüm noktasının başlangıcıdır. 3 Mart 1924'de Tevhid-i Tedrisat Kanunu’yla Laik eğitim başlar. Öğretmenler Ata'nın “Sivil Eğitim Ordusu’’ olarak Anadolu'ya yayılırlar. Cumhuriyetimizin “Sivil askerleri” olarak görev alırlar.

Mustafa Kemal Atatürk sağduyulu bir liderdir. Maarif işleri hakkında kararlar almadan önce öğretmenleri toplar, danışır, öngörülerini alır. Eğitim kararlarına imza atmadan danışır.

Cumhuriyet ulusal eğitiminin modeli, iki temel kuruluşa; birincisi, ortaokullara öğretmen yetiştirmek için kurulan Ankara’daki Gazi Eğitim Enstitüsü; ikincisi, İstanbul Üniversitesi’nin kuruluşunu izleyen yıllarda, liselere öğretmen........

© Anayurt


Get it on Google Play