Bu yazıyı yazmaya başlamadan önce ülkemizin önde gelen müzelerinin, galerinin web sitelerinde gezindim. 2024 yılında hangi sergilerin düzenleneceğini görmekti amacım. Maalesef neredeyse hiçbirinde gelecek sergilerle alakalı bilgi yok. Gözümüzde çok büyüttüğümüz bu müesseselerin kurumsallıktan ne kadar uzak olduğunu göstermesi açısından ibretlik bir durum. Batı’daki kurumlara bakınca durumun çok farklı olduğunu görüyoruz. Örneğin Londra’daki Tate Modern’in web sayfasını ziyaret ettiğinizde 2024 yılında düzenleyeceği sergileri tüm detaylarıyla, küratörü, sergiden öne çıkan eserleri vs, görmek mümkün. Bu bize ne söylüyor?

Dikkate değer ve uluslararası bir sergi düzenliyorsanız uzun vadeli plan yapmanız gerekiyor. Niçin uzun vadeli plan yapmak gerekiyor? Örneklendirelim: Eğer dünyaca ünlü bir sanatçının sergisini düzenleyecekseniz bunların hepsini tek bir koleksiyondan temin edemezsiniz. Çünkü bu tarz eserler karma sergilerde yer alabildiği gibi müzelerde daimi sergi salonlarında da yer alabiliyor. Bu sebepten siz gerekli talebi çok daha erken tarihte bildirmeniz gerekiyor. Aksi takdirde düzenlemeyi planladığınız sergide başyapıtlara yer verme şansınız düşük olur.

Londra gibi zaten her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapan bir şehirde bir sergi düzenliyorsanız mümkün olduğunca erken duyuru yapmanız gerekir ki o şehri ziyaret edecek olan turistler bu konuda bilgi sahibi olabilsin ve şehirde geçirecekleri kısıtlı zamanı buna göre planlayabilsinler.

Türkiye’de hiç şüphesiz 2024 yılında düzenlenecek en büyük sanat etkinliği 18. İstanbul Bienali olacak. Bienal kendi başına büyük bir ilgi kaynağıyken 18. edisyonda yaşanan “küratör krizi” ortaya çıkacak sonucu daha fazla merak etmemize neden oldu. Son olarak bienal direktörü Bige Örer’in de, yaşanan “küratör krizi”yle alakalı olmasa da, ayrılması merakları daha da çekiyor.

2023 yılında ülkenin önde gelen sanat kurumlarının yöneticilerinde yaşanan değişim de dikkate değer. Arter’in kurucu direktörü Melih Fereli emekli oldu ve yerine Emre Baykal geçti. İstanbul Modern’in genel direktörlüğünü uzun yıllar boyunca sürdüren Levent Çalıkoğlu kurumdan ayrıldı ve yerine hâlâ bir atama yapılmadı. Son olarak da İKSV İstanbul Bienali ve Güncel Sanat Projeleri’nin direktörü Bige Örer ayrıldı.

2024 yılında olmasa bile 2025 yılında ve sonrasında bu değişimlerin etkisini bu kurumlarda göreceğimizi düşünüyorum.

Bütün bunların dışında sanat dünyasının kendi içinde bulunduğu topluma, inanç dünyasına olan yabancılığı beni hâlâ şaşırtıyor. Bu şaşkınlığım bir açıdan trajikomik bir açıdan da son derece üzücü. Kendi köklerinden bu kadar kopuk, adeta bir saksının içinde yaşarcasına nasıl hayatta kalabiliyorlar anlamak gerçekten son derece güç. Son olarak 1 Ocak sabahı Galata Köprüsü’nde düzenlenen şehitleri anma ve Gazze’ye destek yürüyüşü sonrası ortaya çıkan “hilafet sancağı” dezenformasyonu bu durumu bir kez daha gözler önüne serdi. En basit dini terminolojiden bu kadar uzak olabilmek için özel bir çaba gerekir ya da gerçekten art niyetli bir yaklaşım ortaya konulmuştur. Bir insanın yaşadığı topluma ne kadar uzak olabileceğini gene sanat dünyasından, ismi lazım değil, birisi göstermişti bana. İftar ve sahur’un ne demek olduğunu bilmiyordu. Bu cahillikten sonra diğerlerine şaşırmamam gerekiyordu ama her seferinde şaşırmaktan vazgeçmeyeceğim galiba.

QOSHE - 2024’te sanat dünyası - Samed Karagöz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

2024’te sanat dünyası

17 1
03.01.2024

Bu yazıyı yazmaya başlamadan önce ülkemizin önde gelen müzelerinin, galerinin web sitelerinde gezindim. 2024 yılında hangi sergilerin düzenleneceğini görmekti amacım. Maalesef neredeyse hiçbirinde gelecek sergilerle alakalı bilgi yok. Gözümüzde çok büyüttüğümüz bu müesseselerin kurumsallıktan ne kadar uzak olduğunu göstermesi açısından ibretlik bir durum. Batı’daki kurumlara bakınca durumun çok farklı olduğunu görüyoruz. Örneğin Londra’daki Tate Modern’in web sayfasını ziyaret ettiğinizde 2024 yılında düzenleyeceği sergileri tüm detaylarıyla, küratörü, sergiden öne çıkan eserleri vs, görmek mümkün. Bu bize ne söylüyor?

Dikkate değer ve uluslararası bir sergi düzenliyorsanız uzun vadeli plan yapmanız gerekiyor. Niçin uzun vadeli plan yapmak gerekiyor? Örneklendirelim: Eğer dünyaca ünlü bir sanatçının sergisini düzenleyecekseniz bunların hepsini tek bir koleksiyondan temin edemezsiniz. Çünkü bu tarz eserler karma sergilerde yer alabildiği gibi müzelerde daimi sergi salonlarında da yer alabiliyor. Bu sebepten siz gerekli talebi çok daha erken tarihte bildirmeniz gerekiyor. Aksi takdirde düzenlemeyi planladığınız........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play