menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Yerli malı, yurdun malı…”

18 1
previous day

Devlet tarafından yürütülen iletişim kampanyaları benim çocukluğumda pek yaygındı… En acılı olanı hiç şüphesiz ‘aşı’ kampanyasıydı… İlkokulda kolları sıvayıp, aşı sırasına girdiğimde elim ayağım titrerdi…

En eğlencelisi ise “Yerli Malı Haftası”nda yapılırdı: “Yerli Malı Yurdun Malı, Herkes Onu Kullanmalı” tekerlemesini asla unutacağımı zannetmi-yorum… Genellikle yiyecek odaklı olurdu… Herkes evinden, Allah ne verdiyse, kapar getirir, öğretmenlerimizle birlikte bir güzel oturur, yerli ürünleri yerdik… 80’lerde çocuk olanlar ise yerlisi dururken Chiquita muz getirenlerin küçük uyarlar aldığını anlatıyor… Sonra kivi de bu uyarılar arasına eklenmiş diyorlar…

Oysa millî bağımsızlık, antiemperyalizm ve kültürde dekolonizasyon dendiğinde mangalda kül bırakmayanların sayısı az değil… Türkiye, millîlik konusunda hayli büyük ve önemli adımlar attı…

‘Yerli malı’nın ülkemizdeki öncüsü yanılmıyorsak Sümerbank’tır… Yerli ayakkabı denilince de tarihten aklımıza ilk Beykoz Kundura gelir… Listeyi güncellersek; Derimod ve Kiğılı’yı mutlaka saymalıyız…

Beykoz Kundura, ‘yerli ve millî’ kavramından hareketle “Yerli Malı Haftası” nda 4. kez kampanya düzenlemiş… 13-14 Aralık........

© Yeni Şafak