“Bizden bir cacık olmaz!..”
Bu söze pek çoğumuz aşinayızdır… Hristiyan Batı değerleriyle yetişmiş, aşağılık kompleksiyle donanmış, ezik, Türkiye’yi küçümseyen bakış açısının sembolü hâline gelmiştir…
“Biz adam olmayız” ile başlayıp her şeyin en iyisinin, en doğrusunun Batı’da olduğunu düşünen, her yeniliğe karşı çıkan, köprüleri, havalimanlarını lüzumsuz bulan, metroları, hızlı trenleri gereksiz gören bu zihniyet büyük devlet olma duygusuna son derece uzaktır… Bu nedenle de “Terörsüz Türkiye” projesini anlamaz, büyük devletin her şeyi ille de silahla değil, tavırla da çözebileceğini göremez…
“Bizden bir cacık olmaz” anlayışının utanmadan, sakınmadan dile getirilmesi, Atatürk sonrası döneme rastlar… I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sırasında işgalcileri güllerle karşılayanlar, ülkemizin bağımsızlık mücadelesi sonunda hezimete uğrayınca ağızlarını açamaz olmuşlardı… Başlarını kaldıracak fırsatı ancak Atatürk sonrası dönemde bulan bu ‘hıyar’ makulesi (cacık olma dersindelerse ya hıyar ya da cıvık yoğurt olmayı kabul etmişlerdir herhâlde), ironi, sarkazmdan beslenen siyasi eleştiri geleneğimizi kendi lehlerinde kullanmayı iyi becererek bu söylemi yaymayı da başarmışlardır…
Son 20 yılda ise ülke, özgüveni tekrar idrak etme yolunda ciddi adımlar atmış ve sadece Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde büyük devlet olmanın gücünü arkasına alarak her türden insan ve örgütle konuşabilir hâle gelmiştir.
“Ne yazık ki 400 km. doğuda doğmuşum” diye hayıflanan sözde entelektüel film yönetmeni arkadaşımın kulaklarını sık sık çınlatır oldum…
TÜYİD ‘Zirve’ye hazır’
Başlangıcından bu yana üyesi olduğumuz Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği’nin (TÜYİD) Yönetim Kurulu ve Yüksek İstişare Kurulu toplantısına katıldık… Derneğin 133 kurumsal üyesi var… Hepsi de ‘deve dişi’ gibi şirketler… Ya halka açıklar ya da bunu........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein