Önemli bir, cevap bekleyen soru.

Kim, niye rahatsız olur "rahmet ve şefaat" Nebî'si Hazreti Resulullah'tan (saa)?..

Önce O'nun ne getirdiğine bakmak gerek.

Ne getirdi?

Tevhidi getirdi?

Tevhide düşman her düşüncenin O'na düşman olmasından daha tabbi ne olabilir ki?

Şirkin her yanı, ama özellikle de tevhidin merkezi gibi bilinen İslam dünyasını kuşattığı bir inkâr çağında O'nu;

Sıradanlaştırmak,

Ona;

İtibar suikastında bulunmak,

O'na;

postacı demek,

Güya Allah'ı (azze ve celle) yüceltmek adına O'na sansür uygulamak, olsa olsa "teslisî" anlayışı çok mutlu eder.

Allah'ın yücelttiğinin biz kulların yüceltmesine ne ihtiyacı olsun ki?

Allah zatına ait isimlerinden ikisine O'nu layık kıldı Tevbe suresi 128. âyette.

"Andolsun, size içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir, size çok düşkündür, müminlere karşı şefkat ve merhamet doludur" (Tevbe, 128).

Bu ayette Allah'ın zatına ait, "Raûf" ve "Rahım" sıfatlarını resulüne ikram ediyor.

O, Rauf ve Rahım'dir buyurur Rahman.

Kur'an'da başka ayetler de var aynı manaya gelen.

"Onlar, ellerindeki Tevrat'ta ve İncil'de yazılı buldukları o elçiye, o ümmî peygambere uyarlar. Peygamber onlara iyiliği emreder ve onları kötülükten meneder; yine onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar. Ağırlıklarını kaldırır, üzerlerindeki zincirleri çözer. O peygambere inanan, onu koruyup destekleyen, ona yardım eden ve onunla birlikte gönderilen nura uyanlar, işte bunlardır kurtuluşa erenler" (Araf, 157).

"Kuşkusuz seni şahit, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik ki, (ey insanlar) Allah'a ve peygamberine iman edesiniz, O'nu destekleyip büyüklüğü karşısında eğilesiniz ve akşam sabah O'nu tenzih ederek anasınız" (Fetih, 8-9).

"Sana yeminle bağlılık sözü verenler gerçekte bu sözü Allah'a vermiş oluyorlar, Allah'ın eli onların elleri üzerindedir. Bu sebeple kim Allah'a verdiği ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur, Allah'a verdiği sözün gereğini yerine getirene ise Allah yakında büyük ödül verecektir" (Fetih, 10).

"Ey iman edenler! Allah ve resulünün önüne geçmeyin..."(Hucürat 1).

Önüne geçmek, yürüyüş için değil; sözünün kesmek, verdiği hükmü beğenmemek, konuşmasını eleştirmek hususlarındadır.

Usame bin Şüreyk (ra) şöyle anlatır:

Resulullah'ın yanına vardım ki, ashap başlarının üstünde kuş var (hareket etseler uçacak) gibi saygın bir halde huzurunda duruyorlardı.

Ashabın şu hitap cümlesi ne kadar yücedir:

"Bi ebi ve ümmi"/Anam ve babam sana feda olsun.

Buna "canım feda olsun" hitabını ekleyenler de var.

Bugünün müslümanı, O'nu ne kadar överse övsün, bu övgü ashabın övgü derecesine ulaşamamıştır.

"Hıristiyanlar Meryem oğlu İsa'yı aşırı yücelttiği gibi beni yüceltmeyin" hadisinin sahih/doğru olup olmadığı bir yana, hiçbir müslüman Hristiyanların İsa'yı yücelttiği gibi/kadar O'nu nerede, ne zaman ve hangi benzer sözlerle yüceltti ki?

O'na ilah mı dedi?

O'nu tanrının oğlu mu ilan etti?

Ne diyecekti Resulullah?

Beni Nasara'nın övdüğü gibi övün, bana uluhiyyet vasfı izafe edin, beni tanrının oğlu ilan edin mi demeliydi?

O'na ilah demedikten sonra ne kadar övsek yeterli değildir.

Vesselam...

QOSHE - Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? - Müslim Karabacak
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur?

3 0
17.03.2024

Önemli bir, cevap bekleyen soru.

Kim, niye rahatsız olur "rahmet ve şefaat" Nebî'si Hazreti Resulullah'tan (saa)?..

Önce O'nun ne getirdiğine bakmak gerek.

Ne getirdi?

Tevhidi getirdi?

Tevhide düşman her düşüncenin O'na düşman olmasından daha tabbi ne olabilir ki?

Şirkin her yanı, ama özellikle de tevhidin merkezi gibi bilinen İslam dünyasını kuşattığı bir inkâr çağında O'nu;

Sıradanlaştırmak,

Ona;

İtibar suikastında bulunmak,

O'na;

postacı demek,

Güya Allah'ı (azze ve celle) yüceltmek adına O'na sansür uygulamak, olsa olsa "teslisî" anlayışı çok mutlu eder.

Allah'ın yücelttiğinin biz kulların yüceltmesine ne ihtiyacı olsun ki?

Allah zatına ait isimlerinden ikisine O'nu layık kıldı Tevbe suresi 128. âyette.

"Andolsun, size içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir, size çok düşkündür, müminlere karşı şefkat ve merhamet doludur" (Tevbe, 128).

Bu ayette Allah'ın zatına ait, "Raûf" ve "Rahım" sıfatlarını resulüne ikram ediyor.

O, Rauf ve Rahım'dir........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play