Emperyal dizaynın yeni perdesi ve Türkiyeyi bekleyen tehlike
Ortadoğu coğrafyası bugün yeniden kaynıyor. Peki bu çatışma ve parçalanma süreci yeni mi? Elbette hayır. Bugün yaşadığımız tartışmaların kökeni, 1916 Arap İsyanına ve Şerif Hüseyin'in İngiltere tarafından kandırıldığı o meşhur döneme uzanıyor, İngiltere Şerif Hüseyin'e geniş bir coğrafya vadetti: Hicaz, Irak, Suriye, hatta Güneydoğu Anadolu… Aynı anda, Fransa ve Rusya'yla gizlice Sykes-Picot planını yaparak Ortadoğu'yu cetvelle parçaladılar. Daha bir yıl geçmeden Balfour Deklarasyonu ile Filistin'de bir Yahudi devleti projesi ilan edildi. Yani Batı, Şerif Hüseyin'e bir elinde harita, diğer elinde bıçakla gitmişti: "Ayrıl, isyan et, sonra da yok ol." Bugün de aynı oyunun daha sofistike bir versiyonu sahnededir.
ABD–İngiltere–İsrail ekseni, bölgede iki ana mimari üzerinde çalışıyor: Sünni blok oluşturmak. İran ve Şii eksenini çevrelemek. Bu nedenle Ortadoğu'da yapay ayrımlar, etnik kartlar, mezhepsel çatışmalar sürekli diri tutuluyor. Bölge parçalanırsa, enerji koridorları da siyasal kontrol de küresel güçlerin eline geçiyor. Peki Türkiye bu tabloda nereye oturuyor? Türkiye'nin önüne konan yeni model, "Türk-Kürt-Arap........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Rachel Marsden
Joshua Schultheis