“Onlar bir mucize görürlerse hemen yüz çevirirler ve: Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür, derler.” (Kamer – 2)

Eğer mucizeler yetseydi dünyada kâfir kimse kalmazdı. Kuran’dan öğreniyoruz ki, mucizeler, iman nasip olmuş kimselerde imanı ziyadeleştiren bir etki meydana getirirken inanmayanlarda inançsızlığı derinleştirmektedir. Rabbimiz, Kamer suresinin ilk üç ayetinde bu durumu şu şekilde bildirir: “Kıyamet yaklaştı ve ay (ikiye) ayrıldı. Onlar bir mu’cize görseler, yüz çevirirler ve devam eden bir sihirdir derler. (Kâfirler, Kıyameti ve mu’cizeyi inkâr ederek Peygamberi) yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular…”

Kur’an’da yer alan mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın peygamberlerine verdiği olağanüstü delilleri reddeden ve onlara karşı çıkan kimselerdir. Kur’an, bu kimselerin hem dünyada hem de ahirette büyük bir azapla karşılaşacaklarını haber verir. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin özelliklerini, tutumlarını ve akıbetlerini şöyle anlatır:

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın ayetlerini yalanlayan, peygamberleri haksız yere öldüren ve adaleti emredenleri katleden kâfirlerdir. Allah, onlara elem verici bir azabı müjdelemiştir.” (Âl-i İmrân Suresi, 21)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın fazlından peygamberlerine indirdiği kitabı kıskançlık ve azgınlık yaparak reddedenlerdir. Onlar, gazap üstüne gazaba uğramışlar ve kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlanmıştır.” (Bakara Suresi, 90)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın meleklerine, resullerine, Cibril’e ve Mikail’e düşmanlık edenlerdir. Allah da onların düşmanıdır.” (Bakara Suresi, 98)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, peygamberlere Rabbinden bir ayet indirilmesini isteyen, ancak onlara gelen ayetleri görmezden gelenlerdir. Allah, dilediğini şaşırtıp-saptırır, dilediğini de dosdoğru yola iletir.” (Ra’d Suresi, 7. ve 27)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın örnek olarak verdiği sivrisinek gibi küçük şeyleri anlamayan, bununla ne murat ettiğini soran, ancak kendilerinin sadece fasıklar olduğunu bilmeyenlerdir.” (Bakara Suresi, 26)

Bu bilgiler, Kur’an’ın, mucize ayetlerini inkâr edenler hakkında verdiği bazı örneklerdir. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin akılsız, gaflet içinde, azgın ve zalim olduklarını vurgular. Mucizeleri inkâr edenler Allah’ın rahmetinden uzaklaştıklarından cehennemde ebedi olarak kalacaklardır. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin başlarına gelecek olan felaketten ibret alınması gerektiğini ve onların yaptıklarına benzememek için Allah’a yönelmek, peygamberlere iman etmek ve Kur’an’a uymak gerektiğini vurgular.

Bir soru konusu olarak: Mucize

Mucizeye şahit olanlar ya da daha sonra işitenler, Allah’a inan ya da inanmayanlar olarak, mucizeyi kabul ya da reddetmişlerdir. Mucizeyi inkâr eden insanların farklı sebepleri olabilir. Bazıları psikolojik, bazıları ideolojik, bazıları da felsefi veya bilimsel olabilir. Bu sebepleri şöyle sıralayabiliriz:

Psikolojik sebepler: Mucizeyi inkâr edenler, peygamberlere ve onların getirdikleri mesaja karşı bir ön yargı, kin, kibir, gurur, haset, cehalet veya korku gibi duygular besleyebilirler. Bu duygular, onların akıllarını ve kalplerini kapatır ve mucizeyi görmelerine veya kabul etmelerine engel olur. Bu durum, Firavun, Nemrut, Ebu Cehil gibi peygamberlere düşman olan kimselerde görülmüştür. Onlar, peygamberlerin mucizelerini sihir, büyü, yalan veya delilik olarak nitelendirmiş ve onlara inanmamışlardır. Kur’an, bu kimselerin psikolojilerini şöyle anlatır:

Firavun, Musa (as)’ın asasını yılan haline getirmesini gördüğünde, onun büyücü olduğunu söylemiş ve ona inanmamıştır. (Araf 109-110)

Nemrut, İbrahim (as)’ın ateşten kurtulmasını gördüğünde, onun kendisine karşı bir komplo kurduğunu düşünmüş ve ona inanmamıştır. (Enbiya 68, 70)

Ebu Cehil, Hazreti Muhammed (sav)’in ayı ikiye böldüğünü gördüğünde, onun gözlerini aldattığını iddia etmiş ve ona inanmamıştır. (Kamer 1,2)

İdeolojik sebepler: Mucizeyi inkâr edenler, peygamberlerin getirdikleri mesajın kendi inanç, değer, çıkar veya yaşam tarzlarına ters düştüğünü düşünebilirler. Bu yüzden, mucizeyi kabul etmek yerine, onu reddetmeyi veya görmezden gelmeyi tercih edebilirler. Bu durum, Yahudi, Hristiyan, Mecusi, putperest veya ateist gibi peygamberlere muhalif olan gruplarda görülmüştür. Onlar, peygamberlerin mucizelerini kabul etmekle, kendi dinlerini veya ideolojilerini terk etmek zorunda kalacaklarını hissetmiş ve bunu yapmamışlardır. Kur’an, bu kimselerin ideolojilerini şöyle anlatır:

Yahudiler, Hazreti Musa (as)’ın denizi yarmasını, Hazreti İsa (as)’ın ölüleri diriltmesini, Hazreti Muhammed (sav)’in Kur’an’ı getirmesini gördükleri halde, onlara inanmamış ve onları yalanlamışlardır. (Bakara, 50-54; Nisa, 153-157; Maide, 13-14)

Hristiyanlar, Hazreti İsa (as)’ın mucizelerini gördükleri halde, onu Allah’ın oğlu veya üçlü bir tanrının parçası olarak görmüş ve onun peygamberliğini kabul etmemişlerdir. (Maide, 17-19; Nisa, 171-172)

Putperestler, Hazreti Muhammed (sav)’in mucizelerini gördükleri halde, onu kendi atalarının dininden dönmüş olarak görmüş ve onun getirdiği tevhid inancını kabul etmemişlerdir. (En’am, 25-26; Hud, 27-28)

Ateistler, peygamberlerin mucizelerini doğaüstü bir güç olarak görmemiş ve Allah inancını kabul etmemişlerdir. (En’am, 111; Yunus, 96-97)

Felsefi veya bilimsel sebepler: Mucizeyi inkâr edenler, peygamberlerin getirdikleri mucizelerin akla, mantığa, bilime veya doğa kanunlarına aykırı olduğunu iddia etmişlerdir. Bu yüzden, mucizeyi kabul etmek yerine, onu açıklamaya veya çürütmeye çalışmışlardır. Bu durum, rasyonalist, materyalist, pozitivist, evrimci veya modernist gibi peygamberlere karşı çıkan akımlarda görülmüştür. Onlar, peygamberlerin mucizelerini akıl dışı, bilim dışı, doğa dışı veya çağ dışı olarak nitelendirmiş ve onlara inanmamışlardır. Kur’an, bu kimselerin felsefelerini şöyle anlatır:

Rasyonalistler, peygamberlerin mucizelerini akla uygun olmadığını söylemiş ve onları reddetmişlerdir. Onlar, akıldan başka bir delil kabul etmemiş ve akıl ile çelişen her şeyi inkâr etmişlerdir. (Bakara, 118; En’am, 35–36)

Materyalistler, peygamberlerin mucizelerini maddeye uygun olmadığını söylemiş ve onları reddetmişlerdir. Onlar, madde dışında bir gerçeklik tanımamış ve madde ile açıklanamayan her şeyi inkâr etmişlerdir. (En’am, 7–8; En’am, 91–92)

Pozitivistler, peygamberlerin mucizelerini deneye uygun olmadığını söylemiş ve onları reddetmişlerdir. Onlar, deney dışında bir bilgi kaynağı tanımamış ve deney ile kanıtlanamayan her şeyi inkâr etmişlerdir. (En’am, 37; En’am, 109)

Evrimciler, peygamberlerin mucizelerini evrime uygun olmadığını söylemiş ve onları reddetmişlerdir. Onlar, evrim dışında bir yaratılış anlayışı tanımamış ve evrim ile bağdaşmayan her şeyi inkâr etmişlerdir. (Enbiya 30, 56, 57)

Modernistler, peygamberlerin mucizelerini zamana uygun olmadığını söylemiş ve onları reddetmişlerdir. Onlar, zamana göre değişen bir din anlayışı benimsemiş ve zamana uymayan her şeyi inkâr etmişlerdir. (Maide, 50; Maide, 77)

Sonuç: Bu bilgiler, mucizeyi inkâr eden insanların bazı sebeplerini özetlemektedir. Bu sebepler, onların peygamberlerin mucizelerini görmelerine yahut bilmelerine rağmen, onlara inanmamalarının veya onları kabul etmemelerinin nedenleridir. Ancak, bu sebepler, onların haklı olduklarını veya doğru yolda olduklarını göstermez. Aksine, bu sebepler, onların haksız, sapık ve azgın olduklarını gösterir. Mucize, Allah’ın peygamberlerine verdiği bir delil ve tasdiktir. Mucizeyi inkâr etmek, Allah inkâr etmek demektir. Dünyadaki yaşama suresini bir sınav olarak ifade buyuran Rabbimiz, mucizeyi de bir soru cümlesi olarak yaratmıştır. Mucize, doğru yolda olanla olmayanı ortaya çıkaran bir güce sahiptir. Mucizeyi tasdik edenler mümin etmeyenler ise kâfir sıfatıyla ahrete göç ederler.

QOSHE - Mucize ve mucizeyi inkâr - Talat Uzunyaylalı
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Mucize ve mucizeyi inkâr

6 0
22.12.2023

“Onlar bir mucize görürlerse hemen yüz çevirirler ve: Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür, derler.” (Kamer – 2)

Eğer mucizeler yetseydi dünyada kâfir kimse kalmazdı. Kuran’dan öğreniyoruz ki, mucizeler, iman nasip olmuş kimselerde imanı ziyadeleştiren bir etki meydana getirirken inanmayanlarda inançsızlığı derinleştirmektedir. Rabbimiz, Kamer suresinin ilk üç ayetinde bu durumu şu şekilde bildirir: “Kıyamet yaklaştı ve ay (ikiye) ayrıldı. Onlar bir mu’cize görseler, yüz çevirirler ve devam eden bir sihirdir derler. (Kâfirler, Kıyameti ve mu’cizeyi inkâr ederek Peygamberi) yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular…”

Kur’an’da yer alan mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın peygamberlerine verdiği olağanüstü delilleri reddeden ve onlara karşı çıkan kimselerdir. Kur’an, bu kimselerin hem dünyada hem de ahirette büyük bir azapla karşılaşacaklarını haber verir. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin özelliklerini, tutumlarını ve akıbetlerini şöyle anlatır:

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın ayetlerini yalanlayan, peygamberleri haksız yere öldüren ve adaleti emredenleri katleden kâfirlerdir. Allah, onlara elem verici bir azabı müjdelemiştir.” (Âl-i İmrân Suresi, 21)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın fazlından peygamberlerine indirdiği kitabı kıskançlık ve azgınlık yaparak reddedenlerdir. Onlar, gazap üstüne gazaba uğramışlar ve kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlanmıştır.” (Bakara Suresi, 90)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın meleklerine, resullerine, Cibril’e ve Mikail’e düşmanlık edenlerdir. Allah da onların düşmanıdır.” (Bakara Suresi, 98)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, peygamberlere Rabbinden bir ayet indirilmesini isteyen, ancak onlara gelen ayetleri görmezden gelenlerdir. Allah, dilediğini şaşırtıp-saptırır, dilediğini de dosdoğru yola iletir.” (Ra’d Suresi, 7. ve 27)

“Mucize ayetlerini inkâr edenler, Allah’ın örnek olarak verdiği sivrisinek gibi küçük şeyleri anlamayan, bununla ne murat ettiğini soran, ancak kendilerinin sadece fasıklar olduğunu bilmeyenlerdir.” (Bakara Suresi, 26)

Bu bilgiler, Kur’an’ın, mucize ayetlerini inkâr edenler hakkında verdiği bazı örneklerdir. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin akılsız, gaflet içinde, azgın ve zalim olduklarını vurgular. Mucizeleri inkâr edenler Allah’ın rahmetinden uzaklaştıklarından cehennemde ebedi olarak kalacaklardır. Kur’an, mucize ayetlerini inkâr edenlerin başlarına gelecek olan felaketten ibret alınması gerektiğini ve onların yaptıklarına benzememek için Allah’a yönelmek, peygamberlere iman etmek ve Kur’an’a uymak........

© Pusula Gazetesi


Get it on Google Play