Muhteşem bir yüzyılı kutluyoruz.
Cumhuriyetimizin 100’cü yılını.
Böylesine güzel ve anlamlı bir anı yaşarken,
Nelerin anlatılmasını bekliyoruz?
Cumhuriyeti nasıl kurulduğunu.
Atatürk’ün bizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak,
Çağdaş bir TÜRKİYE yaratmak için nasıl bir insanüstü çaba gösterdiğini.
Cumhuriyetin, laikliğin, devrimlerin nasıl bir ileri düşüncenin ürünü olduğunu.
İstiklal savaşının nasıl bin cenderenin içinden çıkılarak,
Kazanıldığının anlatılmasını bekleriz.
Ve bize bunları anlatacak, kişilerin de Cumhuriyet, vatan, millet Atatürk konusunda
Bilgili ve de bu yolun neferi aşığı kişiler olmasını bekleriz.
İşte böyle bir zamanda.
Bir terörist sevici, emperyalist işbirlikçisi, TÜRK’ÜN adından bile
Nefret eden İstanbul Tabip Odası bir etkinlik düzenliyor.
Etkinliğin amacı yüzüncü yılda cumhuriyetimiz.
Buraya kadar her şey güzel de,
Konuşmacıya bir bakın Allah aşkına.
Sözde araştırmacı Ayşe Hür.
Kim bu Ayşe HÜR?
İlber Ortaylı’nın deyimi ile kendini araştırmacı sanan “BOŞ VERİLECEK” biri.
Cumhuriyetin 100’cü yılı için konuşacak olan kişinin devletimizle,
Terörle mücadelemizle, KÜRT sorunu ile
Atatürk ile ilgili söylemlerine bir bakın;
“HDP’ye 100’lerce kez saldır, Diyarbakır’da insanları öldür
Adına terörle mücadele de!
3 ölü polis için KANDİL’İ bombala.
Atatürk’ü anlatırken, Kürtlere imha, asimilasyonu görmezden gel
Sözlerinin sahibi.
TÜRK kelimesinden nefret eden biri.
Türk ordusunu aşağılayan biri.
Terörlerle mücadele de teröristin yanında duran biri.
Cumhuriyet tarihimizi soykırım masalı ile lekeleyen biri.
Seyit Rıza hainine soykırım yapıldığını söyleyen biri”.
Kadının Türkiye Cumhuriyeti ile söylediklerini alt alta sıralasak,
İnanın sayfalar yetmez.
Şimdi durun!
Bu ne idügü belli olmayan, Ermeni, AGOS ve de Radikal gazetelerinde,
Zamanında bize her şeyimize hakaret eden bu kadın,
Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında,
O kutsal ateşten gömlek olan 100 yılı,
Cumhuriyetimizi, tarihimizi anlatmak üzere kürsüde konuşmacı olacak.
İnsanın inanası gelmiyor.
Cumhuriyet düşmanı, Türk düşmanı biri,
Bizi bize anlatacak?
Özetle bu kadın içimizdeki bir hain ve de Mustafa Denizli üstadın deyimi ile
İrlandalı.
Aynı adının başına TÜRK kelimesi yakışmayan TÜRK TABİB Odası gibi.
Aynı oranın başında ki emperyalist işbirlikçisi,
Terörist sevici Türk ordusunu,
Teröristlere kimyasal silah kullandı yalanı ile
Emperyalistlere jurnalleyen ODA Başkanı Şebnem Fincancı denen zat gibi.
Biz cumhuriyet ve de vatan sevdalıları bu kadınların adını duyduğumuzdu,
Tüylerimizi dikilirken,
Birileri onu karşımıza bize hakaret etmek üzere çıkarıyor.
Bunu TÜRK Milleti hak etmiyor.
Buna dur diyecek birileri yok mu Allah Aşkına!
Bu yüzsüzü konuşturanlarla ve de konuşmacıya en büyük tepki de,
Milliyetçi Hekimler Birliğinden geldi.
Milliyetçi Hekimler Birliği Genel Sekreteri Doktor Yavuzdan Baş’ın,
Sözlerine MİM koymak gerekir;
“Hekimlerin, Cumhuriyetimizin kuruluşundaki fedakârlıklarını konuşmak varken,
Cumhuriyet düşmanlarını odamızda konuşturarak odamızı kirletiyorlar.
Bizler Türk Hekimleri olarak bu terörize olmuş güruhun her daim karşısında olacağız.
6 Ay sonra meslek odası seçimlerinde gene karşılarında doğruyu haykıracağız.
Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı böyle bir konuşmacı bulmak,
Bizce TÜRK Milletine hakarettir.”.
Yavuzdan üstadımız haklı.
Biz garip bir milletiz.
Rahmetli Kamuran İnan’ın deyimi ile içinde en çok “HAİN” barındıran bir milletiz.
Devlet destekli ATATÜRK belgeselinin içine,
Ermeni türküsü “SARI GELİNİ” katarak yapmadık mı?
O zat nerede şimdi?
Almanya’da kaçak!
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
visit website
