Bismillâhirrahmanirrahîm;

GENEL seçimler veya yerel seçimler öncesi yapılan vaatler konusunda hafızanızı bir yoklayın! Bu gözler neleri gördü; kulaklarımız neleri duydu, değil mi? Bazı partiler öyle vaatlerde bulundular ki! Seçim sonrası vaatler unutuldu; çıkarlarına uygun olanı yapmaya başladılar. Her olayda çıkar hesabı yapmak geçer akçe haline geldi.

Kuruluş yıllarında AKP’nin en iddialı vaadi “ortak akıl”ı esas almaktı. Şimdi, “ortak akıl” söylemini kullanmaktan korkuyorlar. Bırakın; TBMM, muhalefet veya farklı görüşleri dikkate almayı, “tek adam”ın görüşü ile ülkeyi yönetiyorlar. Türkiye’yi çöküşün eşiğine getirdiler. Ülke borç batağında! Kur, faiz ve enflasyonun ateşini söndürecek çözümleri yok.

Her seçim öncesi “Millî uçağımız göklerde” afişleri yapılır; bilboardlarda uçakların göklerde süzülüşünü görürdük. 22 senedir gelinen nokta ortada! Uçak imali için bu süre yetmedi mi?

Geçtiğimiz senelerde yandaş medyada “2023’te aya gideceğiz” manşetlerini okuduk. 2023’e girerken bu manşetler hükümete hatırlatıldı. Bir vatandaş ironik olarak; “Başıboş köpekleri topla; aya gitmiş sayalım” derken; bir başkası da, “Gökte uçmayın, yeryüzünde açlıktan ölenleri görün” paylaşımı yapmıştı. Aya gitmek için seçim takviminin başlamasını mı beklediler? İşin vahametini görüyor musunuz?

AKP Genel Başkanı, “Bu kardeşinize yetkiyi verin; faiz, borç, enflasyon diye bir şey kalmaz” diyordu. Geldiğimiz nokta içler acısı! Doları 1,42 liradan, 30 liraya getirdiler. “Biz gidersek Gazze düşer” demişlerdi. AKP geldi; askerî, siyasi yardımdan kaçındılar; Gazze’yi bitirdiler.

YİNE YETKİ İSTİYORLAR

TÜRKİYE’Yİ uçuruma götüren zihniyet şimdi yine yetki istiyor. Ne yüzle! Hafızanızı yoklayın! Vaat edilip de yapılmayan nicelerini göreceksiniz! Bu zihniyet her şeyi istismar edip seçim kazanmakta çok mahir; ama verdikleri sözleri tutmakta aynı kararlılığı göremiyoruz. 22 sene ülkeyi yöneten bir partinin Türkiye’yi getirdiği nokta bu olmamalıydı. Dünyada “belirleyici” duruma gelmeliydik.

Yerel seçimlere giderken hem merkezi yönetim; hem de belediyeler halka hesap vermelidir. Hangi noktadan aldılar; bugün nereye getirdiler? Belediyelerin borç, israf ve yolsuzlukları masaya yatırılmalıdır. Başkanların yerel imkânları; il veya ilçesinin potansiyelini değerlendirebilme becerisi tartışılmalıdır.

“Şehircilik” eski Bakanı Murat Kurum, İstanbul BŞ. Belediye başkanı adayı oldu. Meselâ bu zatın “Şehircilik” başarısı nedir? Halk onu 2019’da İmar Yasası sonrası “İmar Affı-İmar Barışı” uygulamasıyla tanıyor. Belediyeler bu uygulamayla, daha önce imar izni verilmeyen yapı veya bölümlerine, normalin üstünde para alarak “İmara uygun” (!) hale getirdiler. Daha önce yapılan mı doğruydu; sizinkisi mi?

AKP Genel Başkanı, “İstanbul’a ihanet ettik; bunda benim de suçum var. Dikey mimari yerine, yatay mimariye geçmeliyiz” demişti. “Şehircilik” bakanı böyle bir uygulama başlatmış mıdır? Döneminde TOKİ mağdurlarının konuşulduğunu unutmadık. Nasıl olsa vaatlerden para istemiyorlar, diye milletin ümidini, geleceğini pazarlama ahlâkî midir? Millet, yerine getirilmeyen vaatlerin hesabını sormalıdır.

KIRMIZI KART GÖSTERİN!

1989-1994 yerel seçimleri sonrası, “marka” haline gelmiş bir belediyecilik modeli uygulandı: “Millî Görüş Belediyeciliği.” Türkiye çeyrek asırdır, bu efsane belediyecilik anlayışından mahrum kaldı. Şimdi Saadet Partisi “Millî Görüş Belediyecilik modelini “seçenek” olarak sunuyor. Bu modeli, “Her eve Saadet” söylemiyle herkese anlatmaya çalışıyorlar.

Saadet Partililer, “Biz seçimlerde kimin kazanıp kaybedeceğiyle değil; Saadet Partisi’nin kazanıp kazanamayacağı ile ilgileniyoruz” diyorlar. “Rant belediyeciliği” yerine, “hizmet belediyeciliği” vaat ediyorlar. Geçmişte vaatlerini tuttular; destanlar yazdılar. Şimdi mühür seçmende! Ellerine geçirdikleri belediyeleri arpalık olarak görenlere kırmızı kart gösterecek ve “yemeyen”, “yedirmeyen”, şehremini Saadet Partili belediyelere teslim edecekler.

Malûm zihniyet, efsane belediyeciliği sahiplenmeye başladı! Millî Görüş Belediyecilik Modeli” orijinaldir. Ferasetli bakış açısı gerektirir. Sayın Erdoğan 1994’te İstanbul’u kazandığı zaman “Efsanevî Millî Görüş Belediyecilik Modeli”ni uyguladı ve başardı. Sonra Millî Görüş gömleğini çıkardı; ABD’yi stratejik ortak; AB’yi medeniyet projesi olarak gördü. Tılsımı bozdu. Belediyelerin israf, rüşvet ve yolsuzlukla anılması bu yüzden!

17 Ocak 2024 günü Saadet-Gelecek TBMM Grubu’nda konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, “22 yıldır denediğimizi, 23. kez denemenin faydası olmaz” diyerek şunları anlattı: “Birileri yana yakıla 94 ruhunu arıyorlar. 1994 ruhunun adresi Saadet Partisi’dir. Hizmet belediyeciliği Saadet Partisi çatısı altında yapılır. Planlı, programlı çalışacağız. Liyakatli insanları göreve getireceğiz.”

QOSHE - Seçim Vaatleri Niçin Tutulmaz? - Şakir Tarım
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Seçim Vaatleri Niçin Tutulmaz?

28 34
20.01.2024

Bismillâhirrahmanirrahîm;

GENEL seçimler veya yerel seçimler öncesi yapılan vaatler konusunda hafızanızı bir yoklayın! Bu gözler neleri gördü; kulaklarımız neleri duydu, değil mi? Bazı partiler öyle vaatlerde bulundular ki! Seçim sonrası vaatler unutuldu; çıkarlarına uygun olanı yapmaya başladılar. Her olayda çıkar hesabı yapmak geçer akçe haline geldi.

Kuruluş yıllarında AKP’nin en iddialı vaadi “ortak akıl”ı esas almaktı. Şimdi, “ortak akıl” söylemini kullanmaktan korkuyorlar. Bırakın; TBMM, muhalefet veya farklı görüşleri dikkate almayı, “tek adam”ın görüşü ile ülkeyi yönetiyorlar. Türkiye’yi çöküşün eşiğine getirdiler. Ülke borç batağında! Kur, faiz ve enflasyonun ateşini söndürecek çözümleri yok.

Her seçim öncesi “Millî uçağımız göklerde” afişleri yapılır; bilboardlarda uçakların göklerde süzülüşünü görürdük. 22 senedir gelinen nokta ortada! Uçak imali için bu süre yetmedi mi?

Geçtiğimiz senelerde yandaş medyada “2023’te aya gideceğiz” manşetlerini okuduk. 2023’e girerken bu manşetler hükümete hatırlatıldı. Bir vatandaş ironik olarak; “Başıboş köpekleri topla; aya gitmiş sayalım” derken; bir başkası da, “Gökte uçmayın, yeryüzünde açlıktan ölenleri görün” paylaşımı yapmıştı. Aya gitmek için seçim takviminin başlamasını mı beklediler? İşin vahametini görüyor musunuz?

AKP Genel Başkanı, “Bu kardeşinize yetkiyi verin; faiz, borç, enflasyon diye bir şey kalmaz” diyordu. Geldiğimiz nokta içler acısı! Doları 1,42 liradan, 30 liraya getirdiler. “Biz gidersek Gazze düşer” demişlerdi. AKP geldi; askerî, siyasi yardımdan kaçındılar; Gazze’yi........

© Milli Gazete


Get it on Google Play