Bismillâhirrahmanirrahîm;

ACI ve feryatların merkezi Gazze’den öylesine yürek parçalayıcı haberler geliyor ki! Hele, o kanlı ceset ve parçalanmış insan görüntüleri dayanılır gibi değil. Soykırımcı İsrail’in en büyük hedefi bebek, çocuk, kadın ve yaşlılar… Bunlar, ölenlerin yüzde 70’ini oluşturuyor. Tarih, kısa sürede, böylesine yüksek çocuk katliamı gördü mü, bilmiyorum. Firavun, “saltanatımı yıkacak”, diye 70 bin çocuğu öldürmüştü. Şimdi de bebek katili İsrail, varlığını korumak için daha çok çocukları hedef alıyor.

Gözü dönmüş İsrail çetesi yakıyor, yıkıyor, öldürüyor; cinayetin her çeşidini işlemekten çekinmiyor. Gece gündüz Gazze’ye bombalar yağdırıyor. Yasa, kural, hukuk ve insanî değerleri yok sayarak uygulanan vahşet, İsrail’in “devlet” olamadığının kanıtıdır. Savaşın da bir hukuku vardır. Ortada savaş değil; katliam ve soykırım var.

Savaş bahanesiyle bebeklere, çocuklara vahşice saldırılması insan olanın vicdanını kanatıyor. İnsan kılığındaki canavarların aşağıların aşağısına düştüğünü gösteriyor. İnsaf sahipleri böyle bir canlı türünden tiksiniyor; onlarla aynı yerküreyi paylaşmaktan hicap duyuyor.

Araştırmalara göre, Gazze’de ölen bebeklerin, çocukların sayısı 4 bini geçti. Bombalanan 3.000 kadar binanın enkazlarında 1.300 kadar çocuk bulunduğu sanılıyor. Gazze’de ölen bebek ve çocukların sayısının 5 bin civarında olduğu anlaşılıyor. Bir ayda Gazze’de ölenlerin sayısı 11 bini; yaralılar ise 26 bini geçti. Çocukları korumak için kurulan UNICEF’in konuya duyarsızlığı Batı’nın ikiyüzlülüğünü gösteriyor.

GÜL YÜZLÜ ÇOCUKLAR

75 yıllık Filistin işgali, dünyanın huzur ve barışının bencil, kibirli ve çıkarcı Batılılara bırakılamayacağını gösterdi. Bir aydır, Filistin’de ölen 3 yaşından küçük bebeklerin sayısı 500’ü geçti. Manzara, insan olanın kanını donduruyor. Olup bitenden habersiz, dünya tatlısı, mutluluk vesilesi, gül yüzlü, nazik bedenli, masum sabilerden ne istersiniz? Kalbiniz taştan ve demirden mi? İnsan böylesine alçalmamalıdır. Dünyanın, vahşeti film misali izlemesi ne kadar acı…

Hak, adalet, barış gibi değerlerin çıkarlara göre çarpıtıldığı dünyada, Filistin’de çocuk olmanın ne anlama geldiğini biliyor musunuz? Filistinli bir çocuğa, “Büyüyünce ne olacaksın?” diye sorulduğunda şöyle demişti: “Biz, Filistinli çocuklar büyümeyiz. Her an ölebiliriz!”

Ankaralı Celâl Kaya, Filistinli çocuğu şiirleştirdi: “Ben çocuk muyum? / Çocuksam nerede annem babam / Neden saçımı sadece sert rüzgârlar okşar / Neden ayaklarım bende değil / Sahi ben çocuk muyum?”

Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin’in işgalinin en sert yaşanıp İslâm dünyasını gözyaşına boğduğu bir atmosferde, bir de bebek ve çocuk katili ABD Dışişleri Bakanı Blinken; Mahmut Abbas, GKRY ve Bağdat ziyaretinden sonra Türkiye’ye geldi. Ne yüzle! İsrail ziyaretinde, ABD Dışişleri Bakanı ve Yahudi kimliğiyle yanlarında olduğunu söyledi. Soykırımcının Türkiye ziyareti düşündürücü!

Cumartesi günü, İsrail’in Ankara Büyükelçiliği önünde Blinken’i protesto eden binlerce AGD’li genci selâmlıyorum: Cihadınız mübarek olsun!

KARDEŞİNE SAHİP ÇIK

YERLERİ, gökleri inleten çığlıklara nasıl sessiz kalınabilir? Gazzeli baba, işgalcilerce bombalanan evinin enkazında çocuklarından ses almaya çalışıyor: “Selma… Seyit… Sesinizi duyamıyorum babacığım!”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Millî Görüşçülerin 54 yıldır mazlumların yanındaki net duruşunu açıkladı: “Ne Şimon Peres’i TBMM’de konuşturduk; ne de ellerimizle Büyük Ortadoğu Projesi’ne imza attık.”

Saadet Partisi Genel Başkan Vekili Sabri Tekir de, “Çocuklar öldürülür, masumlar katledilirken, icraat mevkiinde bulunanların miting meşgalesi vicdanen kabul edilemez” demişti.

Saadet Partisi TBMM Grubu, mazlumların yanında olduklarını göstermek, çocuk ve sivillere yönelik saldırıları durdurmak, Filistin’e yardımları artırmak için bir milletvekili heyetiyle Gazze’ye gitti. “Filistin’i destekleyerek ülkemize sahip çıkıyoruz” mesajı verdiler.

Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı, yaşananların, Yeni Bir Dünya kurma vaktini gösterdiğini söyleyip gerekçesini açıkladı: “Uluslararası normlar, BM, AB, NATO çökmüş; Filistin’deki zulmün altında ezilmiştir.”

AGD Ankara Şube Başkanı Mustafa Koyuncu, “Kaç çocuğun daha ölmesini istiyorsunuz?” yazılı tabut sembolü önünde, “Çocukların öldüğünü değil; oyunlar oynadığını görmek istiyoruz” demişti.

Her şeyini çıkar, bencillik üzerine kurmuş olan sömürgeci Batı’nın insanlığa huzur veremeyeceği apaçık görüldü. İnsanî değerlerin egemen olacağı Yeni Bir Dünya’yı, dış politikasının ilk maddesini, “Savaş değil; barış!” şeklinde belirleyenler kuracaktır. Şimdi, Millî Görüşçülerin gecesini gündüzüne katıp çalışma zamanı! Şartlar size böylesine yüksek misyon yüklemektedir.

QOSHE - Ah Çocuklar! Aaahh Çocuklar! - Şakir Tarım
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ah Çocuklar! Aaahh Çocuklar!

5 8
07.11.2023

Bismillâhirrahmanirrahîm;

ACI ve feryatların merkezi Gazze’den öylesine yürek parçalayıcı haberler geliyor ki! Hele, o kanlı ceset ve parçalanmış insan görüntüleri dayanılır gibi değil. Soykırımcı İsrail’in en büyük hedefi bebek, çocuk, kadın ve yaşlılar… Bunlar, ölenlerin yüzde 70’ini oluşturuyor. Tarih, kısa sürede, böylesine yüksek çocuk katliamı gördü mü, bilmiyorum. Firavun, “saltanatımı yıkacak”, diye 70 bin çocuğu öldürmüştü. Şimdi de bebek katili İsrail, varlığını korumak için daha çok çocukları hedef alıyor.

Gözü dönmüş İsrail çetesi yakıyor, yıkıyor, öldürüyor; cinayetin her çeşidini işlemekten çekinmiyor. Gece gündüz Gazze’ye bombalar yağdırıyor. Yasa, kural, hukuk ve insanî değerleri yok sayarak uygulanan vahşet, İsrail’in “devlet” olamadığının kanıtıdır. Savaşın da bir hukuku vardır. Ortada savaş değil; katliam ve soykırım var.

Savaş bahanesiyle bebeklere, çocuklara vahşice saldırılması insan olanın vicdanını kanatıyor. İnsan kılığındaki canavarların aşağıların aşağısına düştüğünü gösteriyor. İnsaf sahipleri böyle bir canlı türünden tiksiniyor; onlarla aynı yerküreyi paylaşmaktan hicap duyuyor.

Araştırmalara göre, Gazze’de ölen bebeklerin, çocukların sayısı 4 bini geçti. Bombalanan 3.000 kadar binanın enkazlarında 1.300 kadar çocuk bulunduğu sanılıyor. Gazze’de ölen bebek ve çocukların sayısının 5 bin civarında olduğu anlaşılıyor. Bir ayda Gazze’de ölenlerin sayısı 11 bini; yaralılar ise 26 bini geçti. Çocukları korumak için kurulan UNICEF’in konuya duyarsızlığı Batı’nın ikiyüzlülüğünü gösteriyor.

GÜL YÜZLÜ ÇOCUKLAR

75 yıllık........

© Milli Gazete


Get it on Google Play