İslam dinine göre ayarlanan Müslüman’ın gönül terazisinde, terazinin bir kefesine haklı bir Müslüman konsa, öbür tarafına da dünyanın bütün zalim kâfirleri konulsa, bir tek Müslüman’ın olduğu kefe ağır basar.

Mezhebi, mektebi, meşrebi… ne olursa olsun, Müslüman bir kişi veya devlet, kâfirler tarafından saldırıya uğrarsa diğer Müslümanların ona yardım etmesi gerekir.

Haksız olan kişi anamız, babamız, akrabamız olsa bile haklı olan da dünyanın en zalim, gaddarı olsa bile o hakkı, hak sahibine teslim etmek Müslüman’ın görevidir.

Rabbimiz buyurur: İman ettiğimiz, gönül verdiğimiz, Rabbimizin bize ayar veren kitabı Kur’an-ı Kerim’e kulak verelim:

“Size ne oluyor ki; Allah yolunda "Ey Rabbimiz, ahalisi zalim olan şu ülkeden bizi çıkar. Bize tarafından bir dost gönder ve bize tarafından bir yardımcı gönder" diyen zayıf bırakılmış erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda çarpışmıyorsunuz?

“İman edenler Allah yolunda çarpışıyorlar. Kâfirler ise tağutlar (put adamlar) yolunda çarpışırlar. Öyle ise siz şeytanın dostlarını öldürünüz. Muhakkak şeytanın hilesi zayıftır.” (Nisa süresi ayet 4/75-76)

Sevgili Peygamberimiz de,

“Müslüman bir insanın öldürülmesinden, insansız bir dünyanın yok olması Allah katında daha ehvendir” buyurmuş. (Tirmizi, Diyat 5, İbni Mace, Diyat, 1)

Bu imanla büyüyen İmamı Gazali’nin hocası, İmam-ül Harameyn-el Cüveyni (H. 419-478)

“Dünya malının tamamı, bir damla kanla tartılsa, o kana denk olmaz” der. (el-Ğıyasi s. 256) Aynı ma’nayı İmam Gazali de el-Müstasfa 1/314’te tekrarlamış.

Aynı kültürden sulanan Mehmet Akif merhum da:

“Bütün dünya için bir damla kan çoktur” diyorlar, sen,

Şu ma’sum ümmetin seller akıttın hûn-i pâkinden” deyivermiş.

Rabbimiz, Müslüman’ın özellik ve güzelliklerini tarif ederken buyurur:

“(Mü'minler) Büyük günahlardan ve fuhşiyattan kaçınırlar. Kızdıkları zaman afvederler.

Rablerinin da'vetine uyarlar, namazı dosdoğru kılarlar, aralarındaki işleri şûra/danışma iledir, kendilerine verdiğimiz rızktan infak ederler.

Onlara bir saldırı olduğunda, onlar yardımlaşırlar.

Bir kötülüğün cezası benzeri bir kötülüktür. Ancak kim afveder ve barışırsa onun mükâfatı Allah'a aittir. Şüphesiz Allah, zalimleri sevmez.

Kim zulümden sonra öcünü alırsa artık onlar aleyhine bir yol yoktur.

Ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapanlar aleyhine (cezalandırmaya) yol vardır. İşte onlar için acıklı azap vardır.

Kim sabreder ve afvederse işte bu yapılması gereken işlerdendir.” (Şura süresi ayet 42/37-43)

“Ama bizden değil” demeyin.

Dünyada bizden olmayan bir tek Müslüman yoktur.

Mutezile mezhebinin en namlı savunucusu olan Zemahşeri’nin “Keşşaf” isimli tefsiri, her hocanın kütüphanesinin baş köşesinde durur, onun yanında da Zemahşiri’nin yanlışlarının doğrularını yazan Kadı Beydavi’nin tefsiri durur.

Sevgili Peygamberimiz de:

“Birbirinize haset etmeyin, çekişmeyin kızışmayın, sırt dönmeyin, alışveriş yaparken pazarlık üstüne pazarlık yapmayın; ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir. Ona haksızlık yapmaz, onu yardımsız bırakmaz, onu aşağılamaz. (Allah Rasülü kalbine işaret ederek üç defa) takva işte buradadır” dedi. “Kişiye kötülük olarak Müslüman kardeşini aşağılaması yeterlidir” buyurdu. (Müslim, Sahih, K. Birr ve sıle, bab 10, Buhari, Sahih, K. Mezalim, bab 3. Metin Müslim’e aittir)

QOSHE - Bir tek Müslüman, dünyanın bütün servetlerinden değerlidir - Mahmut Toptaş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bir tek Müslüman, dünyanın bütün servetlerinden değerlidir

17 1
15.04.2024

İslam dinine göre ayarlanan Müslüman’ın gönül terazisinde, terazinin bir kefesine haklı bir Müslüman konsa, öbür tarafına da dünyanın bütün zalim kâfirleri konulsa, bir tek Müslüman’ın olduğu kefe ağır basar.

Mezhebi, mektebi, meşrebi… ne olursa olsun, Müslüman bir kişi veya devlet, kâfirler tarafından saldırıya uğrarsa diğer Müslümanların ona yardım etmesi gerekir.

Haksız olan kişi anamız, babamız, akrabamız olsa bile haklı olan da dünyanın en zalim, gaddarı olsa bile o hakkı, hak sahibine teslim etmek Müslüman’ın görevidir.

Rabbimiz buyurur: İman ettiğimiz, gönül verdiğimiz, Rabbimizin bize ayar veren kitabı Kur’an-ı Kerim’e kulak verelim:

“Size ne oluyor ki; Allah yolunda "Ey Rabbimiz, ahalisi zalim olan şu ülkeden bizi çıkar. Bize tarafından bir dost gönder ve bize tarafından bir yardımcı gönder" diyen zayıf bırakılmış erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda çarpışmıyorsunuz?

“İman edenler Allah yolunda çarpışıyorlar. Kâfirler ise tağutlar (put adamlar) yolunda çarpışırlar. Öyle ise siz şeytanın dostlarını öldürünüz. Muhakkak şeytanın hilesi zayıftır.” (Nisa süresi ayet 4/75-76)

Sevgili........

© Milli Gazete


Get it on Google Play