menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Siyaset sanalda değil, sahada yapılmalı

6 0
yesterday

İnternetin yaygınlaşması ile birlikte hayatımızda birçok değişim yaşandı. Gündelik alışverişlerimizden siyasal tepkilerimize, bayramlaşmalarımızdan taziyelerimize varıncaya kadar birçok ihtiyacımızı sanal mecrada karşılar hâle geldik.

Elbette teknolojik gelişmelere kayıtsız kalınması mümkün değildir, dahası hayatı kolaylaştırması bakımından teknolojinin Allah’ın bir rahmeti olduğunu ifade etmek de gerekmektedir.

Bununla birlikte kontrollü bir sürece ihtiyacımız olduğu da unutulmamalıdır. Teknolojiyi reddetmek çözüm değildir, ancak onun yerini de doğru belirlemek gerekmektedir. Zira sanal mecranın duyguları gerçek anlamda yansıtamama, sıcaklığı-yakınlığı hissettirememe gibi ciddi bir eksikliği bulunmaktadır.

Bir yakınınıza mesaj ya da arama yoluyla taziye mesajı ulaştırmanız ile bizatihi cenaze namazına ve defin sürecine dahil olarak acılı gününde yanında durmanız arasında fersah fersah fark vardır.

Konunun sosyal ilişkiler boyutu konusunda nice örnekler verilebilir elbette ancak bu konuya temas etmemizin nedeni Türkiye’de ya da herhangi bir ülkede siyasal süreçlerin bu tercihlerimiz ile olan ilişkisine vurgu yapmaktır.

Bugün siyasetin propaganda sahası; kent meydanları değil sanal meydanlardır. Geleneksel medya olarak tasvir edilen radyo, gazete ve televizyonların büyük ölçüde iktidar tekelinde olmasından ötürü özellikle ilk dönemlerde muhalif söylem açısından sanal meydanlar bir yönüyle kurtuluş olarak görüldü. Hatta bu yüzden demokratik mücadeleye katkı açısından oldukça iştah kabartıcı cazip bir teklif olarak........

© Milli Gazete