Etkileyici her eserin ustası da muhakkak farklıdır, özgündür. Birkaç gündür İstanbul’da gördüğüm, içinde bulunduğum güzellikleri anlatacağım. Emek, özveri, fedakârlık, samimiyet ve iyi niyet varsa orada güzellik bir güneş gibi doğuyor.

EBS İstanbul 8 Nolu Üniversiteler Şubesinin davetlisi olarak Yıldız Teknik Üniversitesinde “Bir Sanatkâr Olarak Öğretmen” konulu konferansa konuşmacı olarak katıldım. İstanbul’a varır varmaz Tolgahan Atabay kardeşim karşıladı. Sendikanın yönetiminde olan kardeşimle gecenin ilerleyen saatleri olmasına rağmen nezih bir mekânda çorba içtik. Daha ilk karşılaşmada sanki çok eski bir dostla buluşmuş gibi hasbihâl ettik. Sonra konaklayacağım yer olan YTÜ Davut Paşa Kampüsü Misafirhanesine geldik. Tarihî mekânın büyüleyici atmosferinde istirahate çekildim.

24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle

çok değerli akademisyen, yönetici ve öğrencilerimizle buluştuk. Elbette bu buluşmanın öncesinde davetleri ve misafirperverlikleri için EBS İstanbul 8 Nolu Şube Başkanımız Prof. Dr. Adem Cengiz Çevikel, Dr. Öğretim Üyesi Muhammet Şahal ve yönetimde bulunan tüm dostlara çok teşekkür ediyorum.

Açılış konuşmasını EBS İstanbul 8 Nolu Şube Başkanımız Prof. Dr. Adem Cengiz Çevikel Bey yaptılar. Öğretmenlik mesleğinin özveri, sabır ve anlayış gerektiğini ifade eden değerli başkanımızdan sonra YTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vatan Karakaya’nın derinlikli, düşünce merkezli ve ufuk açıcı konuşmasını dinledik.

“Bir Sanatkâr Olarak Öğretmen” konulu konuşmamı yapmak üzere kürsüye çıktığımda öncelikle mekânın ruhundan etkilendiğimi ifa ettim. Osmanlı’da kışla olarak kullanılan bir mekânda şimdi irfan ve eğitim ordusu bulunuyor. Bizler de bu ordunun birer ferdi olarak memleketimize hizmet ediyoruz. YTÜ’de gördüğüm bu güzellik geleceğe dair umut verdi. Elbette bu işler güzel insanların bir araya gelmesitle mümkün.

Program sonrası hediye takdimleri oldu. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Prof. Dr. Ahmet Göksel Ağargün ve Prof. Dr. Vatan Karakaya sahneye geldiler, bizleri yalnız bırakmadılar. Var olsunlar! Daha sonra güzel insanlarla hatıra fotoğrafı çektirdik.

Birlik içinde aynı düşünce etrafında olan akademik yapının ortaya koyduğu güzelliğe şahit olmakla bahtiyar olduğumu düşündüm. O güzel insanlardan birisi olan Zafer Özdemir kardeşimle burada yüz yüze tanıştık. Bu güzelliğin görünmeyen isimlerinden olduğunu öğrendim. Bazı isimler böyledir, perde arkasındadır. YTÜ’de de........

© Milat