Dijital Dünya - Bildirim Kültür Ve Uygarlığı Ve Yavan Yakınlıklar
İnsan ilişkilerinde artık bakış, dokunuş, ses ve sıcaklığın, yan yana ve içiçeliğin herhangi bir ehemmiyeti kalmadı.
Yukarıda bahsini yaptığımız insan ilişkilerinin asli unsurlarını artık ruhsuz şekiller, ifade biçimleri türü emoji denilen gariplikler almış durumda.
Daha doğrusu, biz öyle sanıyoruz zira yapaylıklar arasında boğuluyorken insan, kalp emojisi göndermek, kalp kazanmak gibi geliyor; gülücük atınca gülüştüğümüzü zannediyoruz. “Görüldü” bile bir ilişki biçimi olup mutluluk sebebi olmuş durumda.
Olmadı mı? Bir başka dijital dil daha var, ‘’ dijital omuz silkme ‘’
Olaylar bu kadar sığ, sağlıksız, yavan ve lezzetsiz olmasına rağmen buna, ilişki demekte ısrar ediyoruz!
Aslında fark edemediğimiz en acınası halimiz şu: Teknoloji değil, insan ilişkilerinin kendisi çürümeye başladı ve biz çürüyoruz! Bu çürümüşlüğü sindiriyor oluşumuzun sebebi kokan, rahatsız eden bir çürüme değil; parfüm sıkılarak kapatılmış, şık ve janjanlı paketlere sarılmış, albenisi olan modern bir çürüme.
Sessiz değil, bile isteye ve gönüllü bir onaya tabi tutulmuş, steril ve çok düzenli bir çürüme. Ruhsuzluğun, gönüllü işgalin bireysel ve yani minimalist hâle getirilmiş versiyonu türden bir işgal ve çürüme…
Artık birini aramak, ilgilenip hal hatır eylemek “fazla samimi”. Aramayan nazik, sıkboğaz etmeyen, arayan ‘’rahatsız edici’’ sayılıyor. Yani yakınlık, samimiyet ve içtenlik kavramlarını ve içerik mahiyetlerini öyle tersyüz ettik ki, en temel insani refleksler bile “taciz” ve hatta ‘’cinsel taciz’’ kategorisine girebiliyor. İnsan sesinin, sıcaklık ve samimiyetinin yerini sessize alınmış bir sohbet ve süliet balonu aldı.
Evet, insanların birbirine bağlantı kurması anlamında seçeneklerin çoğaldığı ve bu anlamda bir güçlenimden bahsedecek olsakta ruhi, içten ve hasbi ilişkilerimiz zayıfladı.
Herkes, herkes için, herkes birbiriyle günün yirmi dört saati, sürekli çevrimiçi, ama kimse gerçekten orada değil. Herkesin onayına tai tutulmuş bir uzaklık!
Herkes birbirini takip ediyor, ama kimse kimseyi görmüyor. Sahici, kalıcı ve güven veren bir içiçelik değil. Herkes konuşuyor,........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein