menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Alevi öğretisinde edebli kelamda dil

28 32
02.10.2025

"Eyvah neler açtın başıma benim

Beni ellik ellik gezdiren dilim

Her zaman karıştın işime benim

Sarılmış yarayı azdıran dilim"

Ozan Emekçi

Dil, insanlığın iletişim aracıdır. Dil, bir toplumun sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik ve inanç anlayışlarındaki çatışma ve uzlaşmaların ana kaynağıdır.

Alevi toplumunun bazı unsurlarının son zamanlarda kullandığı dil ve üslup beraberinde çatışmaları getirdi. Adeta ‘itibar suikastı’na girişildi. Sosyal medyada kullanılan bu çirkin dilin Alevi öğretisinde yeri olmadığı halde bazı unsurlar bunu akıl edemediler. Saldırgan ve incitici sözcüklerle toplumda kutuplaşma yaratılmaya çalışıldı.

Anadolu Alevi Öğretisi ve inancında kullanılan dilin önemi, inancın özünü, kimliğini ve sürekliliğini sağlaması açısından hayati bir role sahiptir. Bu rol, sadece iletişim kurmaktan öte, geleneksel kültür mirasının ve inanç birliğinin korunması anlamına da gelir.

Yol ve Erkan’ın yaşatılması, ancak uzlaşıcı ve hoşgörülü kültür hazineli Alevilik felsefesinin içerdiği bir DİL ile mümkündür.

***

Teknolojinin yol açtığı hızlı iletişim ağlarının sağladığı olanaklar kötü amaçla kullanıldığında tam bir belirsizlik haline tanıklık ediyoruz. Modern hayatın dayattığı kültürel yaşam bu duyguyu besleyen bir tarza dönüştürüldü. Sosyal medya at izi ile it izinin ayırt edilemediği bir alan haline geldi.

"Büyük filozof Konfüçyüs’e sormuşlar:

- Bir memleketi yönetmeye çağrılsaydınız yapacağınız ilk iş ne olurdu?

- Büyük Filozof şöyle cevap veriyor:

- Hiç şüphesiz, dili gözden geçirmekle işe başlardım.

Dinleyenlerin hayret dolu bakışları karşısında sözlerine devam eder:

- Dil kusurlu olursa, sözcükler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünce iyi anlatılmazsa, yapılması gereken şeyler doğru yapılamaz. Ödevler gereği gibi yapılmazsa TÖRE VE KÜLTÜR bozulur. Töre ve kültür bozulursa ADALET yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilmez. İşte bunun içindir ki hiçbir şey DİL kadar önemli değildir.’ ifadeleri ile cevap vermiştir."

***

Alevi sivil toplum örgütlerine (STK) bu alanda büyük sorumluluk düşmektedir. Anadolu Alevi inancının doğru aktarımı ve yaşatılması doğrultusunda teknolojik olanaklar kullanılarak toplumsal barışa hizmet eden adımların acilen atılması zorunlu bir görevdir.

"Çağdaş medeniyetlere sahip toplumlar düzeyindeki haklara sahip olmak isteyen toplumlarda, STK’lara büyük görevler düşmektedir. STK’lar, temsil ettikleri toplulukların sorunlarını çözmede ancak takdir edilecek çalışmalar yaparak güçlü bir dinamizme ve desteğe sahip olurlar. Bunun için de güç birliği yapmak zorundadırlar. Bu güç birliğinin devamını ise ortak bir DİL’i konuşmakla sağlayabilirler. Çünkü iletişim deyince de akla DİL gelir. Dil bir toplumun aynasıdır." (Hüseyin Aldoğan-Dede)

***

Alevi toplumu içinde yaşanan güncel iletişim sorununa, inancın tarihi ve felsefi özünden kopmadan, modern çözümler sunacak yol ve yöntemler geliştirilmelidir.

Bu konuda........

© HalkTV