Her yıl olduğu gibi çimenler biçildi, tribünler doldu. Ama bu kez başka: Wimbledon 2025, sahneyi tamamen yeni yüzlere bırakan ilk yıl oldu.

23 Haziran’da elemelerle başlayan; 30 Haziran’da ana tabloya dönüşen turnuva, 13 Temmuz’daki finalle sona erecek. İlk haftanın ortasındayız (1 Temmuz Salı) ve artık çim kortlar yalnızca maçlara değil, bir devrin kapanışına ve yenisinin doğuşuna ev sahipliği yapıyor.

Çünkü bu yıl sadece yeni şampiyonlar değil, yeni bir düzenin tohumları atılıyor. Federer, Nadal ve Serena artık tenis tarihinin sayfalarında. Andy Murray resmen emekli oldu ve Novak Djokovic bu kez sakatlık nedeniyle korta adımını bile atamadı. Merkez Kort, uzun süredir ilk kez bu kadar sessiz… Ve bu sessizlikte yükselen isimler, çoktan yeni dönemin sesini duyurmaya başladı.

Üstelik korttaki otorite de artık dağılıyor. Zverev ve Medvedev gibi elit isimler ilk turda elendi. Kadınlarda ise Ons Jabeur daha ilk maçta çekilmek zorunda kaldı. Sıralamaların değil, formun belirleyici olduğu bir tablo şekilleniyor. Favori ya da sürpriz tanımı her maçta yeniden yazılıyor. Wimbledon artık sadece en iyilerin değil, en hazır olanların turnuvası.

Ve işin belki de en heyecan verici tarafı: yeni yıldızların doğuşu sadece umut değil, gerçeklik halini aldı. Daha 17 yaşındaki Mirra Andreeva, ilk turdaki enerjisiyle kortu sahiplenen isimlerden biri oldu. İngiltere ise yıllar sonra, Andy Murray sonrası ilk kez, tribünlerin içten bağ kurduğu bir rakete sahip: Jack Draper. Ve Alcaraz ile Swiatek… Onlar........

© Fotospor