Tutuklu CHP’li yöneticiler hakkında hazırlanan iddianamelerin bu ay içinde açıklanması bekleniyor. İlçe belediyeleri, İBB ve terör suçlaması olmak üzere üç ayrı grupta yapılan hazırlığın, algı operasyonları için kullanılacağı biliniyor. “Yüzyılın en büyük yolsuzluğu” suçlamasına ilişkin 2000 sayfalık iddianame hazırlandığı bilgisinin sızdırılması sonrasında Özgür Özel “Yargılanmak değil, yargılamak için iddianameyi bekliyoruz” demişti.

CHP’li yöneticiler hakkında ardı ardına açılan davalar uzun süredir siyasetin gündemini belirliyor. Siyasal gündemin yoğunluğu nedeniyle, yargı üzerinden yapılan siyasal mühendislik uygulamaları hakettiği biçimde tahlil edilemiyor. Dolayısıyla genellemeler üzerinden yapılan değerlendirmeler verilecek tepkiyi de yetersiz kılıyor.

* * *

2000’li yılların başından itibaren Dünya düzleminde yaşanan ve demokrasi düzeyini gerileten siyasal gelişmeler, mahkemelerin siyasal süreçlerde oynadığı role ilgiyi artırdı. Yapılan akademik çalışmalar, önceleri yerleşik demokrasilerde hukuk kurumlarının hakların savunulması ve yürütmenin denetlenmesindeki rolüne ve eksikliklerine yoğunlaşmaktaydı. Zamanla araştırmacıların ilgisi mahkemelerin siyasete ayar vermek ve doğrudan müdahale etmek için sıkça kullanıldığı otoriter rejimlere kaydı.

Bu araştırmalarda, şu sorulara yanıt arandı: Neden bazı baskıcı rejimler muhaliflerini yargı dışı yöntemlerle kontrol altında tutarken, diğerleri mahkemelerden yararlanır? Bu rejimler ne zaman, neden mahkemelerini güçlendirmeyi seçip, hangi koşullarda mahkemeleri etkisiz kılar? Yargıçlar hangi koşullarda siyasal liderlerin hedefleri doğrultusunda karar verip, onlarla işbirliği yapar? Bazı ülkelerde bağımsız ve güçlü pozisyona sahip olan yargıçlar, neden ellerindeki yetkiyi kullanmayıp, adaletsiz politikaları destekler?

Bu sorulara farklı örneklerden derlenen yanıtlar, yargıyı baskı için kullanma tercihinin toplumsal........

© Evrensel