menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kime sorsan evinde bir oda eksik

50 0
15.11.2025

PROF. DR. TAYFUN DOĞAN (Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü)

“Son Kale” filminde hapisha­nede genç bir mahkumla konuşan yaşlı adam hayatın zor­luklarıyla nasıl başa çıktığını an­latırken, “Kutlama için hep bir neden bulurum” der. Hayata kar­şı takınılan ne güzel bir tutum ve tavır.

Benzer şekilde Lev N. Tols­toy’a “Nasıl mutlu oluyorsunuz?” diye sorduklarında “Sahip oldu­ğum şeylere sevinerek, sahip ol­madıklarıma üzülmeyerek” diye cevap verir. Bu yaklaşımın pozitif psikoloji literatüründe bir adı var: Şükran duyma.

Şükran duyma, yapılan araştır­malarda mutluluğu ve ruh halini doğrudan etkileyen birkaç karak­ter gücünden biri olarak bulun­muştur. Sinan Canan şükran duy­mayı, verili bir inayetin, bir ihsa­nın, bir fazlalığın farkına varmak ve onun için müteşekkir olmaktır diye tanımlamaktadır. Psikiyatr Erol Göka ise şükran duymanın bir ihsan ve lütuf karşısında his­sedilen sevinç, takdir ve hayranlık karışımı üst düzey bir duygulanım olduğunu belirtmektedir. İnsan­lar çoğu zaman elindekilerin de­ğerini onları kaybettiklerinde an­larlar. Şükran duymada ise bun­ların kıymetini onlara sahipken bilmek söz konusudur.

Öncelikli olarak şükran duyma içinde bulunulan koşullardan zi­yade tutumla ilişkilidir. Yani kişi hemen hemen her şartta şükran duyabileceği bir şeyler bulabilir. Bu anlamda şükran duyma, haya­ta karşı takınılan müspet bir ta­vırdır diyebiliriz. Şükran duyma yaşadığımız olayları değiştirme­yebilir ancak onlara bakışımızı, yaklaşımımızı ve içinde bulundu­ğumuz koşullarla ilgili ne hissede­ceğimizi değiştirir. Şükran duyan birey, sıkıntıları olsa da haliha­zırda “yeteri kadar” güzel olumlu ve iyi şeylere sahip olduğu bilinci içindedir. Burada “yeteri kadar” vurgusu önemlidir. Alison Faulk­ner’ın........

© Dünya