menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ABD’nin ötesi berisi

18 0
30.09.2025

ABD-Türkiye ilişkilerini, çözümü zor ya da çözümü zaman alacak bir sorunun parantezine sıkıştırmaya pek hevesli olanlar var.

Yapılanları küçümsemek, eleştirmek, lekelemek… hiç olmazsa gölge düşürmek ya da dikkatleri başka yana çevirebilmek için gayret ediyorlar. Kamuoyunu kaygılandırmak için çaba harcıyorlar. Oysa o pencerelerden baktığımızda bütünü göremiyoruz.

Bir yorumcu, Trump’ın Erdoğan’ın sandalyesini çekerek jest yapması için şunu söyledi/söyleyebildi: “Belki de Trump, Erdoğan’a diyor ki; Bak senin sandalyen benim elimde, istersem çekerim!” Oysa aynı yorumcu Trump Netanyahu’nun sandalyesini çektiğinde, bu hareketi güç ilişkisi üzerinden anlatmıştı.

MEŞRUİYET NEYİN NESİ?

ABD-Türkiye ilişkisine gölge etmek üzere dile dolanan ilk kavram: meşruiyet. Kavramı kullanan ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack. Barrack’ın konuşmasındaki meşruiyeti bizim bildiğimiz anlamdaki meşruiyet olarak anlamak için bir sebep yok.

Barrack’a göre AB’nin Türkiye’ye bakışında çarpıklık var. Türkiye, Rusya’ya karşı AB’yi koruyan/korumaya hazır olan güçlü bir NATO ülkesi. Buna rağmen AB, Türkiye’yi içine almamakta direniyor. Barrack, AB’nin Türkiye’ye saygı duymasını, bunu da Türkiye’yi alarak göstermesi gerektiğini anlatmaya çalışıyor.

Barrack burada saygıdan, saygınlıktan söz ediyor. Üstelik........

© Diriliş Postası