menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

1999’da ilk karşılaştığım Rusya izlenimleri ve sonrası…

9 0
19.11.2025

MOSKOVA

90'ların sonuydu ve Rusya’ya eğitimimin devamı amacıyla gidecektim ve çalışma hayatımın büyük bir kısmının da burada geçeceğini tahmin edemezdim... Kafamda ön yargılar yoğunlukta… Sovyetler’in devamı, soğuk bir yer olmalı inşaları da soğuk olmalı...

Moskova’ya gelmiştim, soğuk bir hava, caddeler çok geniş, güzel şehir planlamasının olduğu büyük bir metropol intibasını bıraktığını hatırlıyorum...

Sonraki adım, ev kiralamak için gösterilenlere baktığımdı, İstanbul’dan ailemin yaşadığı 200 m2’lik apartman dairesinden sonra bana Moskova’daHurusovski evleri” dedikleri 2 odalı ufak daireyi tutuyorum, evi gösterene soruyorum; “salon nerede?”

Bana denilen ise “burada evlerde salon olmaz, oda şeklindedir…”. “Peki yatacak yatak nerede?”, “O da yok; divan, bunu gece açarsın gündüz kapar oda olarak kullanırsın burayı” cevabı veriliyor...

İnsanız, tabiatımız gereği her ortama uyum sağlanıyor zamanla…

İlk alışverişe gidiyorum, yiyecek-içecek anlamında İstanbul’da alıştığım üzere haftalık olması için birkaç torbalık alımlar yapıyorum ve eve giderken yolda sokakta insanların bana baktığını, dikkat çektiğimi fark ediyorum… Sonrasında arkadaşım uyarıyor; “burada bu kadar alma, günlük ihtiyacın kadar al, görmüşsündür satılan tek tek meyveler var o şekilde de alabilirsin ve dikkat çekmezsin!..”

Dediğini yapıyorum.

Beni havaalanında karşılayan tanıdığımın eski model bir Mercedes arabasına biniyoruz ve gideceğimiz yere gidiyoruz ancak bakıyorum araçların hepsi eski, ‘Ciguli’ veya ‘Lada’ ve diğer benzer markalar; yabancı marka araçlar da var ama eski ve az ve bizim bindiğimiz araç bile dikkat çekiyor…

Yolda elini kaldırdığında taksi olmasına gerek yok, her araç durabiliyor ve pazarlık yaparak istediğin yere götürebiliyorlar...

Halkın fakirliği göze çarpıyor her anlamda ama hayat enerjileriyle ‘auroları’ yüksek bir toplum oldukları da benim aklımda kalanı…

Rusya, 1999’da ekonomik krizin küllerinden çıkmaya çalışan bir ülkeydi. Maaşlar düşüktü, alım gücü zayıftı, geleceğe dair umutlar sınırlıydı. Ancak bugün,........

© Dikgazete.com