Gazeteci Hasan Fehmi Bey ve süvari kurşunu
Hasan Fehmi Bey, öldürülmeden dört gün önce, Serbesti gazetesindeki köşesinde aşağıdaki satırları yazmıştı. 3 Nisan 1909 tarihli yazı, onun İttihat ve Terakki’yi hedef aldığı sert eleştirilerinden biriydi.
“Milletimiz bugün kanarken hükûmetin sürüngen karakterleri halkın damarlarındaki son damlaları emiyor. Bu dernek yıkımın tohumlarını ne kadar süre ekmeye devam edecek? Çünkü yaptıkları kötülükler; kıtlıktan, vebadan ve koleradan daha fazla yıkıma neden oluyor.”
‘Yıkımın tohumlarını eken dernek‘ ifadesiyle Hasan Fehmi Bey, doğrudan İttihat ve Terakki’yi işaret ediyordu.
Sosyal medyanın henüz hayatımıza girmediği yıllarda ‘trol ordusu’ndan söz etmek elbette mümkün değildi. Ancak aşağıda aktaracaklarımız bir X kullanıcısının paylaşımı değil; Hasan Fehmi Bey’e gönderilen tehdit mektuplarından:
“İttihat ve Terakkî’nin fenalığı açlıktan da, koleradan da fazla tahribat yapmaktadır diyorsun, bu tahribatı aziz milletimizin dimağında asıl sen yapmaktasın…”
Madem Meşrutiyet ilan edilmiş ve yüzlerce gazete birbiri ardına yayınlanmaya başlamıştı; o hâlde özgürlükten, yağmadan ve yıkımdan söz etmek de gazetecilerin hakkıydı.
Mülkiye’den mezun olduktan sonra Jön Türklerle yoldaş olan Hasan Fehmi Bey, II. Abdülhamid döneminin istibdat ortamında yaşamaktansa Fransa’ya giden aydınlarımızdan biriydi. Bir süre Paris’te kaldıktan sonra yolu Mısır’a düştü. II. Meşrutiyet’in 23 Temmuz 1908’de ilanıyla birlikte yurda dönen Hasan Fehmi Bey, Serbestî gazetesinin başyazarlığını üstlendi.
II. Meşrutiyet’in ilanı Osmanlı basınında yeni bir dönemin başlangıcıydı. Sansür hız kesmiş, gazeteler çoğalmış, fikir tartışmaları kahvehanelerden sokaklara taşmıştı. Bu hareketli ortamda Serbestî, muhalif çizgisiyle öne çıkan ve iktidarın uygulamalarını açıkça sorgulayan gazetelerden biri olarak dikkat çekiyordu.
Hasan Fehmi Bey’in Serbestî’de yayınlanan yazıları, dönemin iktidar partisi İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni doğrudan hedef alıyor; basının özgürlük alanını cesurca kullanıyordu. Paris yıllarında Prens Sabahattin çevresiyle ilişki kuran Hasan Fehmi Bey, memlekete döndükten sonra liberal düşünceleri savunmuş ve Osmanlı Ahrar Fırkası (Osmanlı Özgürlük Partisi) çizgisinde yazılar kaleme almıştı.
Basın tarihimizdeki ilk sansür uygulaması 1858’e dayanır. Zaten biri devletin iki gazete yayımlanmaktadır o........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein