menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hamitli Rıza Bey’in neden heykeli yok?

27 10
19.11.2025

Çocukluğumda kimi büyüklerimizin savaş anılarını, kiminin eşkıyalık anılarını dinlerdik. Her iki öbekten de dedelerim vardı; annemin babası Necip Ata hem savaşmış, hem eşkıyalık da yapmış. Hamitli Rıza Bey’in etrafında topladığı adamlarından biri de Necip dedemdi. Çok güçlü bir adamdı dedem, koca gövdesinin üstünde kafası kayadan yontulmuş gibi dururdu. Gücünü gösterirken bazen yalnız insanlarla değil, hayvanlarla da yarışırdı.

Hep şöyle düşünürdüm: Dedem gibi adamları idare eden Hamitli Rıza Bey acaba nasıl bir adamdı?

Hamitli Rıza Bey’den hapishane arkadaşı Şevket Süreyya Aydemir de anılarında söz eder. Kuvayı Milliye içinde büyük yararlılıkları olduğu, özellikle Atatürk’ün Ankara’ya yerleşmesinde önemli rol oynadığı, ona Ankara yolunu açmak için Ankara Valisini silahlı adamlarıyla tutsak alıp Kayseri’ye götürdüğü bilinir. 500 adamıyla Kurtuluş Savaşı’na katıldığı Meclis tutanaklarında görülecektir. O dönemdeki kimi hainler gibi büyük devletlerle işbirliği şöyle dursun, tersine tam bir antiemperyalisttir, İngiliz karşıtıdır.

Hamitli Rıza Bey soyundan gelen torunlardan, iş insanı Ferhat Selamoğlu ile uzun bir söyleşimiz oldu. Başta Ferhat Bey olmak üzere Rıza Bey soyundan gelenler hep şu soruyu sormuşlar: “Kurtuluş Savaşı’nda bunca yararlılıkları olan vatansever biri nasıl idam edilir?”

Aile şu sonuca varmış: Hamitli Rıza Bey amansız bir İngiliz düşmanıdır, idamının nedeni budur. Sayın Ferhat Selamoğlu da bu görüşte. Seyit Rıza’ların, Şeyh Sait’lerin heykelleri dikilirken, Atatürk’e büyük destek vermiş, Kuvayı Milliye içinde önemli yararlılıkları olmuş, haksız yere idam edilmiş Rıza Bey’in memleketinde neden bir heykeli yok? Bizim Kırşehir milletvekilleri, belediye başkanları neden ilgisizler? Fazla lafa gerek duymadan Rıza Bey’in 1920 yılında beş yüz adamıyla cepheye giderken Meclis’e sunduğu önergeyi bugünün Türkçesiyle aynen veriyorum. Sözlerini okuyunca gerçekten onun İngiliz karşıtlığı mı canına mal oldu diye düşünmemek elde değil:

“Yüce Meclis Başkanı Celalettin Arif Beyefendi’nin aracılığıyla şahsıma gösterilen ilgiye karşılık, günlerce süren yorgunluğum ve bu ilginin bende uyandırdığı derin duygular sebebiyle anında bir cevap veremedim. Bugün ise........

© Aydınlık