Faruk Koca'yı ziyaret ettim
Faruk Koca başkanı ziyaret etme fikri uzun süredir zihnimdeydi. Cuma sabah kendisini aradım, açmadı. 2 dakika sonra dönüş yaptı, randevu verdi, konum attı. Gazeteci arkadaşım Atilla Kiper ile birlikte yanına gittik. Geçmiş olsun dileklerimizi ilettik, Ankaragücü’ne katkılarından dolayı helallik istedik, Ankaragücü’ne kattıkları için teşekkür ettik. Faruk Başkan da zor günlerde desteklerimizden dolayı teşekkür etti, vedalaştık ayrıldık. 1 saatin üzerinde sohbet ettik. Dost sohbeti olduğu için çok önemli konuları yazılmamasını istedi. Öyle yaptım.
Ama birkaç ana başlık var ki, onları yazmamda bir sakınca yoktu. O kadar konu içinde yazılabileceklerden biraz bahsedeyim. Faruk Başkan, dışarıda büyük ilgi olduğunu söyledi. Son İstanbul ziyaretinde bile İstinye Park’ta adeta gezememiş. Zamanı olduğu için biraz dolaşmış, her katta insanlar resim çekmek için yarışmışlar, elini öpmüşler. Ankara’da sokakta gezemediğini söyledi. Cezaevinde hiç ayrıcalık istememiş. Hücrede kalmış, televizyon isteği olmamış, rekor sayıda ziyaretçisi gelmiş.
Cezaevine girerken, “bu cezaevinin yarısı Ankaragüçlüdür” yabancılık çekmezsiniz diye espri patlatmışlar. Kulübü çok takip etmemiş. İşleyişi tamamen İsmail Mert Fırat ve Yusuf Tanık’a bırakmış. Hatta transferlerden bile haberi yoktu. Sabah........
© Anayurt
visit website