menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kalleşçe Öldürülen Türk Başbuğları - 11

9 0
21.12.2025

Hemen bir şeyler yapılması gerekiyordu. Türk ordusunun tamamının toplanması zaman gerektiriyordu, bunu beklemek ise çok riskliydi. Ne yapılacaksa hemen karar verilmeliydi. Başbuğ Alpaslan hiç telaşa kapılmadan gerekenleri yapmaya başladı. Önce Harem hatunlarını, şehzadeleri ve çocukları, Başvezir Nizam ül-Mülk nezaretinde Tebriz’e (bazı tarihçilere göre Hemadan’a) gönderdi… Durum çok tehlikeliydi, düşmanın asker sayısı çok çok fazlaydı dolayısıyla Başbuğ, olacak savaşı bir ölüm – kalım meselesi olarak görmekteydi. Korkuyor muydu? Asla!.. Yaklaşık kırkbin (ünlü tarihçi Mevdudi’ye göre sadece onbeşbin) askeriyle 4 Zilkâde 463 (Milâdî 1071) Ahlat tarafına hızla harekete geçti. Malazgirt Ovasına geldiğinde, düşmana iki fersah mesafede (yaklaşık 12 Km) ordugâhını kurdu. Töre gereği Kayser’e (Doğu Roma İmparator ünvanı) haber gönderip barış teklifinde bulundu. Doğu Roma İmparatorunun cevabı ve Türk Başbuğu’nun karşı cevabı herkesçe bilinmekte…

Türk ordusu, 26 Ağustos 1071 Cuma günü savaş düzeni aldı. Başbuğ Alpaslan askerlerine şöyle bir konuşma yaptı: “Ey Müslümanlar! Önümüzdeki bu savaş, İslam’ın mukadderatını tayin edecek bir savaştır… Kim şehitlik saadetine erişmek istiyorsa, bizimle........

© Akdeniz Gerçek