menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ben imam olsaydım

17 0
05.03.2024

Muhterem dostlar bu gün Müslümanların başaramadığı en önemli vasıf müminlerin vasıflarından biri olan irşattır, malum iyiliği emredip, kötülükten sakındırmak müminlerin bir vasfıdır. Bir müminin hayatın içindeki rolü ne olursa olsun bu vazifeyi yapmakla mükelleftir.

Bu vasfı taşımaya, yerine getirmeye en müsait meslek İmam-Hatipliktir. Resmi mesleki vazifesi için mecburiyet olmasa da irşat etmesi hayatının bir parçası olmalıdır. Ben Eğil ilçesinde İmam-Hatipken Ekrem Abbasioğlu adında bir müftümüz vardı, Allah rahmet eylesin 90’ı yıllarda maaşımız 600 BİN liraydı, o diyordu ki; “unutmayın sizin bir maaşınız da ahrete verilecek”

Memuriyetimin ilk yıllarında 4 yıla yakın İmam-Hatip olarak görev yaptım. Daha sonra Kimya öğretmeni olarak Milli Eğitim Bakanlığına geçiş yaptım.

İlk iki yıl hem İmam-Hatiptim hem de üniversitede öğrenciydim. Bunla birlikte 50 hanelik köyümde hemen hemen gitmediğim ev, defalarca selam vermediğim genç kalmadı. Vaazlarımı da Cuma günleri mikrofonla höperlora verirdim.

Bu süre içinde kış ayları soğuk olur diye ders veremiyorduk, ama havaların müsait olduğu diğer mevsimlerde sabah namazı sonrası 25 erkek, ikindi, sonrası 25 kız öğrencilere Kuran-i Kerim dersi veriyordum.

Dersten sonra da çocukların aklına hitap edecek türden bir hikaye paylaşırdım. İki, üç çocuğa da tekrar ettirirdim ki iyi dinlesinler.

Bu iki yılda cami cemaatimiz 3 kişiden 19 kişiye çıkmıştı. Yani ezan okunduğu anda camiye gelenlerden bahsediyorum.

Bu süre içinde caminin pencerelerini değiştirdim, 21 M2 bir hücre(öğrencilere ders verilen oda) inşa ettim ve imam için lojman yaptırdım. Allah o köylülerimden razı olsun, ben onlara minnettarım.

Sonra istihdam sürem tamamlandı ve yerime gelen imam arkadaş o lojmanda........

© Akasyam


Get it on Google Play