Orta yerde 22 yıllık bir iktidar var ve artık ben devletim demeye başlamışken, adeta bir kıyamettir koptu.

Neydi bu kıyamet?

31 Mart yerel seçim kıyameti.

AK Parti iktidarı yerel seçimlerde tarihi bir yenilgi almıştır.

Bunda en büyük etken şudur diye sayabileceğimiz tek bir faktör bulunmamaktadır. Ama en büyük şamarı AK Parti iktidarı, kendi tabanından ve emeklilerden yemiştir.

Türkiye siyasi tarihi ve sosyolojisi incelendiğinde çok net olarak görülecektir ki, halka bu kadar tepeden bakan ve kibirli davranışlar sergileyen başkaca bir siyasi partiye rastlanmamıştır.

"Kimseyi küçümseyecek kadar büyük değilsin. Çünkü gün gelir küçümsediğin her şey için önemsediğin bir bedel ödersin." (Lev Tolstoy)

Çok doğru bir söz.

Seçim kampanyasında devletin tüm imkanlarını hesapsız kitapsız kullanan iktidarın en büyük kuyruk acısı, hiç şüphesiz ki İstanbul'u açık ara farkla kaybetmesi olmuştur.

Daha önce yazmış ve demiştim ki, şayet iktidar ağır bir yenilgi alırsa erken seçim tartışmaları başlar ve başlaması da doğru olur.

Seçmen artık Erdoğan'ı 2002'de olduğu gibi görmemekte ve sevmemektedir.

Seçmen artık mutfağında kontrol altına alamadığı yangınla meşguldür.

Kaynamayan tencerenin götüremeyeceği hiçbir iktidar yoktur.

Erdoğan'ı bugüne kadar iktidarda tutan faktör, muhafazakar kesimin sinir uçları ile oynaması ve oynanmasına olanak sağlaması olmuştur.

Ancak artık deniz bitmiştir.

Türk parası dünyanın en fakir ülkelerinin para birimleri karşısında yerlerde sürünmektedir.

Somali'nin para birimi TL karşısında bir yılda yüzde 114 değerlenirken, dünyanın en fakir ülkesi kabul edilen Buruni Frangı yüzde 93 değer kazanmıştır.

AK Parti artık miadını doldurmuş ve yolun sonu kendilerine görünmüştür.

Bu kadar ağır bir yenilgi alan iktidarın, 4.5 yıl gibi uzun bir süre milletin başında kalması için artık bir gerekçe de kalmamıştır.

Muhalefet partilerinin gelecek için bir milli platform oluşturması veya belli bir stratejiye dayanan projeksiyonlar ortaya koyması için artık hiçbir engel kalmamıştır.

En kısa süre içerisinde erken seçim gündeme getirilmeli, Türkiye'nin rahatlaması için geniş tabanlı birliktelikler inşa edilmelidir.

Zira yerel seçimlerde iktidarın ağır bir fatura ödemesinin halka ve ekonomi adına Türkiye'ye hiçbir yarar getirmeyeceği ortadadır.

Milletin ve piyasaların rahata ve huzura kavuşmasının tek bir formülü vardır.

Milli bir çatı altında ve Atatürk çizgisinde olmayı gönülden kabullenecek tüm partilerin rahatlıkla bir araya gelmeleri ve erken seçim için demokratik yollara başvurmaları, tek çıkar yol olarak görülmektedir.

Bu bağlamda yerel seçimlerde daha da oylarını artırarak milletin takdirini toplayan BTP ve Hüseyin Baş Bey, özellikle de ekonomi alanında bu platforma en büyük katkıyı sağlayacak adres olarak değerlendirilmelidir.

Akıllı bir siyaset izlenir ve doğru birliktelikler sağlanırsa, inanın bir yıl içerisinde Türkiye, büyük değişimlere sahne olur.

Ben ve benim partim anlayışlarına artık son verilmeli, Türkiye'yi bu yangından kurtarmak için kollar sıvanmalıdır.

Siyaset egoların tatmin edildiği alan olmaktan çıkarılmalı, söz konusu vatansa gerisi teferruat denilmelidir.

Bunların hiç birisi olmazsa ne mi olur?

Siyaset yaptığınıza sadece kendinizi inandırırsınız!

QOSHE - Yerel kıyamet koptu! - Hacı Gaydan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yerel kıyamet koptu!

32 1
03.04.2024

Orta yerde 22 yıllık bir iktidar var ve artık ben devletim demeye başlamışken, adeta bir kıyamettir koptu.

Neydi bu kıyamet?

31 Mart yerel seçim kıyameti.

AK Parti iktidarı yerel seçimlerde tarihi bir yenilgi almıştır.

Bunda en büyük etken şudur diye sayabileceğimiz tek bir faktör bulunmamaktadır. Ama en büyük şamarı AK Parti iktidarı, kendi tabanından ve emeklilerden yemiştir.

Türkiye siyasi tarihi ve sosyolojisi incelendiğinde çok net olarak görülecektir ki, halka bu kadar tepeden bakan ve kibirli davranışlar sergileyen başkaca bir siyasi partiye rastlanmamıştır.

"Kimseyi küçümseyecek kadar büyük değilsin. Çünkü gün gelir küçümsediğin her şey için önemsediğin bir bedel ödersin." (Lev Tolstoy)

Çok doğru bir söz.

Seçim kampanyasında devletin tüm imkanlarını hesapsız kitapsız kullanan iktidarın en büyük kuyruk acısı, hiç şüphesiz ki İstanbul'u açık ara farkla kaybetmesi olmuştur.

Daha önce yazmış ve demiştim ki, şayet iktidar ağır bir yenilgi alırsa erken seçim tartışmaları başlar ve başlaması da doğru olur.

Seçmen artık Erdoğan'ı 2002'de olduğu........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play