Türkiye için değişim vakti gelmiştir.
Türk milletinin canına tak etmiştir.
Halkımız tarihinin en zor günlerini yaşamaktadır.
Dedemiz Oğuz Kağan, "Türk yurdunda fakirlik suç sayılsın" demişti.
Hz Ali, "Fakirlik bir kapıdan girerse, din diğer kapıdan çıkar" demişti.
Ulu önder Atatürk; "Siyasî ve askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa, kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz" diye boşuna dememişti.
AK Parti hükümeti, 2002 yılından bu tarafa her seçimlere girilirken suni gündemler yaratarak, daima kendisini mağdur etmeyi ve seçimleri kazanmayı çok iyi becerebilen bir parti.
Mağduriyetler tükenince de, Türkiye'nin her tarafından petrol ve doğalgaz fışkırtmıştı.
Tabi bunlar seçim arifesinde göz boyamak ve seçmeni oltaya takmak için atılan ucuz yemlerdi.
Takılan oldu mu derseniz, o kadarlık bir kontenjan her zaman olmuştur ve olacaktır diyelim.
En son seçimlere gelindiğinde ise artık İHA-SİHA'lar da pek vatandaşın ilgisini çekmeyince, bu seferde sahneye savaş uçağı Kaan sokuldu.
Dünyanın hiçbir ülkesinde bir iktidar seçimlere giderken, devlet olanaklarıyla yapılan savaş aygıtlarını propaganda aracı olarak asla kullanmaz.
Buna tek istisna, Türkiye'dir!
Artık mevcut iktidar ne yaparsa yapsın bir heyecan yaratamamakta ve özelliklede gençlerde hiçbir karşılık bulamamaktadır.
Bu iktidar için değişim vakti gelmiştir.
Aslında muhalefet içinde değişim vaktidir.
Yeminle konuşuyorum, muhalefetle iktidar arasında özellikle de ekonomi politikaları bağlamında nokta kadar bir farklılık yoktur.
Gerek iktidar ve muhalefet partileri, mental ve zihinsel olarak büyük bir çöküntü yaşamaktadır.
İktidar ve muhalefet partilerinin, faizlerin artırılması ve dövizin serbest bırakılmasına dair uygulanan politik tercihler konusunda, aynı görüşte olduklarını hatırlatırım!
Şimdi yapılacak olan seçim her ne kadar bir genel seçim olmasa da, aslında hükümetin tüm politikalarının beğenilip beğenilmediğine ilişkin bir referandum özelliği taşımaktadır.
Sahadan elde ettiğim veri analizlerine dayanarak şunu çok net ifade edebilirim.
Türkiye bir değişim arifesindedir.
Milletimiz iktidardan tümüyle umudunu yitirmiştir. Elbette ki belli bir tabanı vardır ve seçimlerde kullandığı devletin tüm olanakları, fakir bırakılmış gariban seçmen üzerinde halen daha etkisini devam ettirmektedir.
Özellikle gençler çok öfkeli ve değişimde kararlı gözüküyor. Emekliler desen, onlar daha da öfkeli. Çalışan çok mu mutlu ve memnun?..
Peki, bu seçimde ne olursa değişim için bir temel atılmış olur.
Çok net bir yanıt veriyorum ama bu yanıt benim şahsi yorumum değil elbette.
Değişim için gencinden yaşlısına, emeklisinden çalışanına, her kesim için öne çıkan isim, Hüseyin Baş oluyor.
BTP bu seçimlerin sürpriz partisi olacak.
Daha önce aldığı oyların çok daha fazlasını alacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Hatta bazı ilçe Belediyelerini kazanması söz konusu.
Hal böyle olursa ne mi olur?
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) çok yakın bir gelecekte, Türkiye'nin siyasetini belirleyecek bir pozisyonda olacak.
Bunu başaracak olan lokomatif güç, gençler olacaktır.
Şayet iktidar çok kötü sonuçlar alır ve oluşacak defakto durumla bir erken genel seçimlere gidilirse, bu seçimlerde kilit parti, BTP olacaktır.
Türkiye için değişim vakti.
Haydi, gençler söz ve yetki sizde.
Türkiye için DEĞİŞİM vakti
18
7
29.03.2024
Türkiye için değişim vakti gelmiştir.
Türk milletinin canına tak etmiştir.
Halkımız tarihinin en zor günlerini yaşamaktadır.
Dedemiz Oğuz Kağan, "Türk yurdunda fakirlik suç sayılsın" demişti.
Hz Ali, "Fakirlik bir kapıdan girerse, din diğer kapıdan çıkar" demişti.
Ulu önder Atatürk; "Siyasî ve askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa, kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz" diye boşuna dememişti.
AK Parti hükümeti, 2002 yılından bu tarafa her seçimlere girilirken suni gündemler yaratarak, daima kendisini mağdur etmeyi ve seçimleri kazanmayı çok iyi becerebilen bir parti.
Mağduriyetler tükenince de, Türkiye'nin her tarafından petrol ve doğalgaz fışkırtmıştı.
Tabi bunlar seçim arifesinde göz boyamak ve seçmeni oltaya takmak için atılan ucuz yemlerdi.
Takılan oldu mu derseniz, o kadarlık bir kontenjan her zaman olmuştur ve olacaktır diyelim.
En son seçimlere gelindiğinde ise artık İHA-SİHA'lar da pek vatandaşın ilgisini çekmeyince, bu seferde sahneye savaş uçağı Kaan sokuldu.
Dünyanın hiçbir ülkesinde bir iktidar seçimlere giderken, devlet........
© Yeni Mesaj
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
