KKTC’ de, önce Mağusa’daki 2 yeni üniversitede görülen öğrencilerden para toplama ve zimmete para geçirme ile, geçtiğimiz günlerde Güzelyurt’ ta bir üniversite’ de yaşanan diploma usulsüzlüğü, ülkenin gündemine girerek gözleri Üniversitelere çevirdi.

Ülkemizdeki Üniversitelerin, kaliteli eğitim, bilimsel araştırmalar ve nitelikli öğretim görevlileri ile anılması gerekirken, maalesef üniversitelerin itibarını ve imajını sarsacak olaylarla anılması gerçekten üzücüdür.

Bu yaşanan talihsiz olaylar karşısında, Ülkemizde faaliyetlerini layıkıyla yürüten, kaliteli eğitim ve araştırmalar yapan üniversitelerimiz de, töğmet altında kalmaktadır.Buna fırsat vermemeliyiz.

Bu ülkede, sadece üniversite sayısını ve öğrenci sayısını artırmak başarı sayılmamalıdır.Üniversitelerimiz, sadece ekonomiye katkı koyan kurumlar olarak görülmemelidir.Esas başarı, kaliteli eğitim yaparak, dünya literatüründe itibar kazanmak olmalıdır. Bu bağlamda, üniversitelerimiz, eğitim kalitelerini artırmak için yoğun çalışmalıdır.

Bütün bu yaşananlardan sonra, süratle yapılması gereken, YÖDAK’ ın Üniversitelerdeki, ön lisans, lisans, master ve doktora diplomalarını denetlemesi şarttır.Ayrıca, üniversite diplomalarını onaylayan kurum da Milli Eğitim Bakanlığı olup, o da gereğini yapmalıdır.

Öte yandan, YÖDAK’ ta uzun zamandır yaşanan tartışmaların ve huzursuzlukların ve mahkemeye giden konuların bir an önce çözümlenmesi gerekmektedir.

Ülkemize gelen yabancı öğrenciler, ülkenin hemen hemen her şehrinde bulunmakta ve şehirlerdeki esnaf ve işletmelere katkıda bulunmaktadır. Üniversitelerimiz, ülke ekonomisine, turizm gelirleri ile birlikte en yüksek katkıyı sağlamaktadır.

Ev sahipleri ve yurt işletmecileri, öğrencilere evlerini ve yurtlarını kiralayarak gelir elde etmektedirler.Ancak, bu kira ücretleri mutlaka makul düzeylerde olmalıdır.Çünkü, ev ve yurt sahipleri kapalı ve boş kaldıkları dönemleri (Pandemi) unutmamalıdır.

Ülkemizdeki yabancı öğrencilerin sorunlarının başında, yüksek kira ücretleri dışında, toplu taşıma sıkıntıları, uçak biletlerinin pahalılığı ve ülkemizdeki pahalılık gelmektedir.Ulaşım konusundaki sorunları aşmak için, üniversiteler ve Belediyeler işbirliği yapmalıdır.

Üniversitelerimiz açısından temel amaç, eğitim kalitesinin ve öğrenci memnuniyetinin artırılması olmalıdır.

Bulunduğu şehir ve halkı ile bütünleşmeyen üniversitelerin gelişmesi mümkün değildir. Öğrenci dostu bir toplum yaratmak için, vatandaşlar mutlaka bilinçlendirilmelidir.

Öğrenciler bulundukları şehirde kendini güvende hissetmek ister, esnaftan ve halktan olumlu davranışlar bekler.Bunlar sağlanırsa, öğrenci memnuniyeti artar.

Özellikle, Türkiye’ den gelen öğrencilerin en büyük şikayetleri, ülkemizdeki pahalılık ile ev kiralarının ve yurt ücretlerinin de çok yüksek olduğudur.

Bu bağlamda, Maddi durumu sıkıntılı olan öğrencileri bir nebze rahatlatmak ve ülkemize daha fazla öğrenci çekmek için, ev sahipleri ve yurt işletmecileri, öğrencilere evlerini ve yurtlarını uygun fiyata, çok fazla peşinat talep etmeden kiralanmalıdır.

Bütün ülke çapındaki esnaf ve işletmeler, öğrencilere özel indirimler yapmalıdır.Uçak firmaları da, öğrencilere özel indirim uygulamalıdır.

Yaşanan sorunların ve görülen eksikliklerin giderilmesi için, bütün üniversiteler,YÖDAK ve Eğitim Bakanlığı, işbirliği ve ahenk içinde hareket etmeli, KKTC de yaratılan üniversite markasının güçlendirilmesi için çalışmalı ve bu imajın zedelenmesine fırsat verilmemelidir.

Öğrenci dostu bir ülke olabilmek için, öğrencileri sadece ekonomik gelir elde edilen bir unsur olarak görmemeli, onlara ihtiyaç duydukları konularda yardımcı olmalıyız.

Elbette ki, üniversitelerimizdeki öğrenci sayısının artması önemlidir.Ama, eğitim ve öğrenci kalitesinin artması daha da önemlidir.Ülkemize gelen yabancı öğrencilerin buraya sadece eğitim amaçlı gelmeleri, kriminal olaylara karışmamaları, kayıt dışı işçi durumuna düşmemeleri gerekmektedir.

Bu bakımdan, üniversitelerimiz, getirdikleri öğrencileri kılı kırk yararak seçmeli ve okula gelip, gelmediklerini takip etmelidir.

Ülkemizin öğrenci dostu, güvenli ülke imajına zarar gelmemesi için, Üniversitelerimiz titiz davranmalı, YÖDAK, Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Polis Teşkilatımız ile yakın işbirliği içinde çalışmalıdır.

Meclis’ teki iktidar ve muhalefet partilerinin oy birliği ile, yüksek öğrenimde yaşanan sorunlarla ilgili olarak araştırma komitesi kurulması kararı çok önemlidir ve sonuç elde etmek için, süratle çalışmaya başlamalıdır.

Öte yandan, bu ülkeden yıllar içinde mezun olan on binlerce yabancı mezun da, yaşanan bu olayları duyduğu zaman eminim mutsuz olacaktır.Zira, bazı üniversilerde yaşanan yolsuzluk ve usulsüzlükler, genel üniversite imajımıza da zarar verebilecektir.

Yabancı öğrencilerin mezun oldukları Kuzey Kıbrıs’taki bazı üniversitelerde, yolsuzluk ve sahte diploma konuları gündeme geliyorsa, kendi ülke ve çevrelerindekiler de onların diplomalarına şüphe ile bakabilecek ve küçümseyebileceklerdir.

Üzüntü duyduğumuz esas mesele, bazı Üniversitelerimizin son dönemlerde yolsuzluk ve usülsüzlüklerle anılması, yurt dışında genelleme yapılmasına yol açabilecek ve üniversiteler adası imajına büyük zarar verebilecektir.

Bu bağlamda, kurunun yanında yaş da yanmamalı, denetimler sıklaştırılarak, böylesine nahoş olayların bir daha yaşanmaması sağlanmalıdır.

QOSHE - Üniversiteler adası imajı zedelenmemelidir - Ödül Muhtaroğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Üniversiteler adası imajı zedelenmemelidir

3 2
15.02.2024

KKTC’ de, önce Mağusa’daki 2 yeni üniversitede görülen öğrencilerden para toplama ve zimmete para geçirme ile, geçtiğimiz günlerde Güzelyurt’ ta bir üniversite’ de yaşanan diploma usulsüzlüğü, ülkenin gündemine girerek gözleri Üniversitelere çevirdi.

Ülkemizdeki Üniversitelerin, kaliteli eğitim, bilimsel araştırmalar ve nitelikli öğretim görevlileri ile anılması gerekirken, maalesef üniversitelerin itibarını ve imajını sarsacak olaylarla anılması gerçekten üzücüdür.

Bu yaşanan talihsiz olaylar karşısında, Ülkemizde faaliyetlerini layıkıyla yürüten, kaliteli eğitim ve araştırmalar yapan üniversitelerimiz de, töğmet altında kalmaktadır.Buna fırsat vermemeliyiz.

Bu ülkede, sadece üniversite sayısını ve öğrenci sayısını artırmak başarı sayılmamalıdır.Üniversitelerimiz, sadece ekonomiye katkı koyan kurumlar olarak görülmemelidir.Esas başarı, kaliteli eğitim yaparak, dünya literatüründe itibar kazanmak olmalıdır. Bu bağlamda, üniversitelerimiz, eğitim kalitelerini artırmak için yoğun çalışmalıdır.

Bütün bu yaşananlardan sonra, süratle yapılması gereken, YÖDAK’ ın Üniversitelerdeki, ön lisans, lisans, master ve doktora diplomalarını denetlemesi şarttır.Ayrıca, üniversite diplomalarını onaylayan kurum da Milli Eğitim Bakanlığı olup, o da gereğini yapmalıdır.

Öte yandan, YÖDAK’ ta uzun zamandır yaşanan tartışmaların ve huzursuzlukların ve mahkemeye giden konuların bir an önce çözümlenmesi gerekmektedir.

Ülkemize gelen yabancı öğrenciler, ülkenin hemen hemen her şehrinde bulunmakta ve şehirlerdeki esnaf ve işletmelere katkıda bulunmaktadır. Üniversitelerimiz, ülke ekonomisine, turizm gelirleri ile birlikte en yüksek katkıyı sağlamaktadır.

Ev sahipleri ve yurt işletmecileri, öğrencilere evlerini ve yurtlarını kiralayarak gelir elde etmektedirler.Ancak, bu........

© Yeni Düzen


Get it on Google Play