Farklıyım, farklısın, farklı
Farklılık değil mi kelimenin kökü zaten baba? Farklı bir kelime işte...
Çocukken başladım yazmaya. O zamanlar nasıl heyecanla babama okuyorum. Babam bazı kelimeleri düzeltiyor şöyle, böyle diye. Ben asla kabul etmiyorum tabiî, “Ben öyle kelime kullanmak istedim” diye isyan ediyorum.
Annem arkadan “Kızım, babanın işi kelimelerle. Biliyorsun değil mi?” diyor.
Yine kabul etmiyorum, yine isyan.
Sonra “Tamam, mizah böyle bir şey demek ki. Devam et okumaya” yaklaşımı sımsıkı sarıyor beni. Okuyup bitirdikten sonra da “Sadece güzel yorumlar söyleyebilirsiniz” diyorum ve gülüşüyoruz.
Her farklı kelimede aklıma bu sahne düşüyor.
Bazılarımız farklı olmaya izin verilen kadar farklı oluyor, bazılarımız da izni koparana kadar çırpınıyor.
Çeşit çeşidiz gerçekten. Bu çeşitler olmasa, düşünüyorum da çok sıkıcı olabilirdi. Metroya şarjın azken binince anlıyorsun........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Rachel Marsden