2000’li yıllarda artarak başlayan bu değişim, 2016 yılında tavan yaptı. ABD ve AB kaynaklı bir çok sanayi üretim fabrikalarını uçsuz bucaksız Çin topraklarına taşıdılar. İmalat, hammadde, teknoloji, lojistik ve gelişim pozisyonlarda Çin’le işbirliği yaptılar. Fabrikalarında Çinli vatandaşları istihdam ettiler. İmalat, finans ve transport noktasında kendi adamlarını koydular. Çin ülkesine getirilen teknolojiyi kullanarak imalat sanatını öğrenmeye başladı. Eş zamanlı olarak da özellikle üretim maliyetlerini direk etkileyen hammadde konusunda Afrika’ya açıldı. Madenler, limanlar, stratejik alanların yönetimini üstlendi. Bu gelişmeler doğrultusunda, Çin, tek kutuplu dünyaya meydan okuyan büyük bir güç haline geldi. Otomotiv, savunma-silah, bilişim, iletişim, ilaç, yedek parça ve değerli madenler noktasında inanılmaz gelişme sağladı. ABD bu gelişmeyi nasıl şimdi duraklatacağının hesabını yapıyor.

Bu gelişmenin de bazı bedelleri ortaya çıkmaya başladı. Dünyanın fabrikası olarak görülen Çin, birçok ülke karşısında üretim avantajını yitirebilir. İmalat sektöründe işgücü maliyetinin hızla artması, ‘Made in China’ etiketinin eskisi kadar ucuz olmadığı görülüyor. Ülkede saatlik ücretler bazı Avrupa ülkelerini yakalamış durumda. Çin’in karşısında Latin Amerika ülkeleri daha cazip üretim yerleri haline gelmeye başladı, Şili dışında ücretler, Çin’in altında kaldı.

Euro Bölgesi’ndeki zayıf ekonomilerde işçi ücretlerinde başa baş oldular. Çin’de imalat sektöründe saatlik işçi ücretleri 2005 yılında 1,2 dolar iken, şimdi bu 3,6 dolara çıkmış durumda. Aynı dönemde Brezilya’da ücretler 2,70 dolar, Meksika’da 2,20 dolar seviyesinde. Dolayısı ile Çin in cazibe merkezi olması yavaş yavaş bitiyor.

Çin, Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üye olduktan sonra ücretlerde artış başladı. Üretim ve imalatta verimlilik arttıkça ücretlerde yükselmeye başladı. Üretim avantajını özelikle Hindistan ve diğer Asya ülkelerine kaptırabileceği anlamı taşıyor.

Çin’in dünya pazarlarına girmesi sonrası, kapalı konumdan açık bir ülke konumuna doğru geçiş başladı. Ticaret sahasındaki yurt içi-dışı sirkülasyon, toplumda ve Çin’in genel anlayışında değişimleri tetikledi. Kapalı bir toplumdan açık bir topluma olan bu değişim ve dünya ticaret hacmindeki yerinin giderek artması, süper güce dönüşmesinde etkili oldu. Şimdi aynı kaderi Hindistan yakalayabilir. Asgari ücrette, bazı Avrupa ülkelerinden yüksek seyrediyor. Bunlar, Bulgaristan, Romanya, Letonya, Litvanya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Hırvatistan, Slovakya, Polonya ve Estonya gibi ülkeler.

Ayrıca asgari ücret eyaletlere göre de farklılık gösteriyor. Şenzen ve Şanghay gibi büyük eyaletlerde asgari ücret son yıllarda batı ile yarışmaya başladı. Şanghay’da asgari ücret 295,3 Şanghay’da 318,6, Tianjin’de 283,7 dolar. Avrupa’nın bazı ülkelerinde asgari ücret Çin’den daha düşük. (Bulgaristan’da 248,7 dolar).

Dünyanın en büyük ihracatçısı Almanya’nın ticarette en büyük ortağı yakın zamanda Çin oldu. Kısa süre önce işbirliği anlaşması da imzaladılar.

QOSHE - Çin’in yükselişi, ticaret ve işçi ücretleri - Dr. Aytekin Coşkun
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Çin’in yükselişi, ticaret ve işçi ücretleri

44 1
19.05.2024

2000’li yıllarda artarak başlayan bu değişim, 2016 yılında tavan yaptı. ABD ve AB kaynaklı bir çok sanayi üretim fabrikalarını uçsuz bucaksız Çin topraklarına taşıdılar. İmalat, hammadde, teknoloji, lojistik ve gelişim pozisyonlarda Çin’le işbirliği yaptılar. Fabrikalarında Çinli vatandaşları istihdam ettiler. İmalat, finans ve transport noktasında kendi adamlarını koydular. Çin ülkesine getirilen teknolojiyi kullanarak imalat sanatını öğrenmeye başladı. Eş zamanlı olarak da özellikle üretim maliyetlerini direk etkileyen hammadde konusunda Afrika’ya açıldı. Madenler, limanlar, stratejik alanların yönetimini üstlendi. Bu gelişmeler doğrultusunda, Çin, tek kutuplu dünyaya meydan okuyan büyük bir güç haline geldi. Otomotiv, savunma-silah, bilişim, iletişim, ilaç, yedek parça ve değerli madenler noktasında inanılmaz gelişme sağladı. ABD bu gelişmeyi nasıl şimdi duraklatacağının hesabını yapıyor.

Bu gelişmenin de bazı bedelleri ortaya çıkmaya başladı. Dünyanın fabrikası olarak görülen Çin, birçok ülke........

© Yeni Asya


Get it on Google Play