“Bir roman yazarı, Trump benzeri -narsist, yalancı, cahil, abartılı, peşin hükümlü, yabani, demagog, gaddar, ayrıca günde on küsur diyet kola içen aşırı uçlarda bir karakter oluştursaydı, büyük ihtimalle fazlasıyla uydurmakla suçlanırdı.”

(Hakikatin Ölümü: Trump Çağında Yalancılık Sanatı; Michiko Kakutani / Doğan Kitap)

Beyaz Saray’ın İletişim Direktörü, Nobel Barış Ödülü’nün Trump’a verilmemesine bozuk çaldı.

Sarı Kovboy, ödülün sahibi Venezuela muhalefet lideri Maria Corina Machado ile görüştü.

Machado’nun kendisine “Bu ödülü sizin şerefinize kabul ediyorum. Çünkü aslında siz hak ettiniz” dediğini aktardı.

Bu laf, övülmeye bayılan Trump’ın çok hoşuna gitti, haliyle…

Diyor ki: “Ben de ‘O zaman ödülü bana ver’ demedim gerçi, ama belki de verebilirdi!”

***

Ödülü Trump’a ithaf ettiğini açıklayan Machado -kafayı kırıp da- bir utanmazlık, yüzsüzlük ve arsızlık şahikası olan Sarı Kovboy’a ödülünü verse…

-Trump “Olur mu hiç, ne münasebet?” demeyip alacak, ha!

Maria Machado’nun “Nobel Barış Ödülü’nü hak ettiğini” söylediği DJ Trump, Gazze’deki soykırımın suç ortağı!

Siyonist Muhibbi Machado, 2018’de Netanyahu’ya bir mektup göndererek “Maduro’nun devrilmesi için” destek istemişti.

2024 seçimleri öncesinde de “Kazanırsak, İsrail’i desteklemek için Venezuela Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacağız” demişti.

***

Nobel Komitesi, Soykırımın Ortağı Trump’a güya şu “Barış” ödülünü vermedi, amma velakin tuttu soykırımın destekçisi Machado’ya verdi!

Böylelikle, Venezuela’daki meşru hükümeti yok sayan ve dış müdahaleyi “meşrulaştırmaya” yeltenen bir siyasi mesaj da fışkırtmış oldu.

Nobel’in şu “dillere destan prestiji” mi; yerinde yeller esiyor.

ABD, Venezuela Devlet Başkanı Maduro’yu devirmek için şimdiye kadar birkaç kez girişimde bulundu.

İşbu darbe teşebbüsleri başarısızlıkla sonuçlandı.

***

Son olarak Karayipler’e savaş gemisi gönderen ABD, “uyuşturucu ticareti” gerekçesiyle Venezuela çıkışlı tekneleri vurdu.

“Uyuşturucuyla Mücadele” hikayesi anlatmayı pek seven........

© Yeni Ankara