Kaybolan Ubuntumuz
Kendimizi Aramaklar Yolcuğu
Fotoğraf Yazı ve Şiir: M.Akif Coşkun
Enkazlandı yüreğin
Biz tırnağına değen taşına ahladık
Küfürden medet ummak kadar
Kendi fücurumuzun kafiriyiz
Vakti Zamanında Afrikada görev yapan bir antropolog, bir kabilenin çocuklarına bir oyun teklif eder. Ağacın altına koyduğu meyvelere ilk ulaşan ödülü hak edecek ve meyvelerin hepsine sahip olacaktır. Çocuklar hepsi birden elele tutuşurak koşarlar ağaca ve hep beraber meyveleri yemeye başlarlar. Çocukların bu davranışından etkilenen antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda şu cevabı verirler;
”Biz ‘Ubuntu’ yaptık. Yarışsaydık eğer, yarışı kazanan sadece bir kişi olacaktı. Nasıl olur da diğerleri mutsuzken yarışı kazanan meyveleri yiyebilir? Oysa biz ubuntu yaparak hepimiz yemiş olduk. Ubuntu’nun anlamını şöyle açıklarlar;
”Ubuntu: ben ‘Biz’ olduğu zaman ben’im.
Bu maruf hikayeyi bilmeyenimiz yoktur. Son zamanlarda bu hikayeyi çok düşünüyorum. Düşündükçe farklı kapıların eşiğine varıyor, kapıyı açıp açmama konusunda bir an olsun mütereddid oluyor, merakıma ve heyecanıma yenik düşüp o kapıyı da aralıyor, karşılaştığım yeni düşüncelerle bir sonraki kapının eşiğine daha yol alıyorum. Hikayeyi parçalarına ayırıyorum. Parça parça inceliyorum. Nitekim bu hikayedeki şuuru da öyle parçalamadılar mı? Birazcık da ben parçalasam ne zararı olur diye düşünüyorum. Parçaladıkça görüyorum ki, aslında bunlar, yani hikayenin parçalanmış bu hali, masamın üzerinde yıllardır tamamlayamadığım yap bozumun kayıp parçalarına denk düşüyorlar. Karşılaştığım bu manzara içimde öylesine bir ızdıraba sebep oluyor ki,........
© Venhar Haber
visit website