menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Hadi kullan... Dıt dıtt...”

14 0
latest

Makinenin önünde dikiliyorum. Çünkü anlamsız... Birçok şey anlamsız hayatta lakin sen anlam kazandırıyorsun bir şekilde. Kendinden ya da tamamıyla kendini vererek. Ama hep kendinden vererek, hep tükenerek, biterek, eksilerek...

Yetersiz bakiye olduğunda adım atamıyorsun şehirde. Geçirmiyorlar, bindirmiyorlar, yüzüne bile bakmıyorlar.

Güvenliğe soruyorum...

Nerede?

Gözlerini devirerek, kaşlarını kaldırarak, parmağını boşluğa daldırarak işaret ediyor çenesiyle.

İşaret edilen yere kartımı çıkartıp damga pulu gibi yapıştırıyorum. Sanırım makinenin içine çömelmiş olan muhayyel bir kadın konuşuyor:

- İşleminiz yapılıyor... Lütfen sadece kâğıt para koyunuz.

Benim korktuğum işte tam da bu... İşlemimiz yapılıyor!.. Devamlı işleme tabiyiz... Hiç durmadan işliyorlar...

Talaş alıyorlar, çapak alıyorlar, deliyorlar, oyuyorlar, köşelerimizi kesiyorlar, frezeden geçiriyorlar. İstedikleri şekle sokuncaya kadar tornada döndürüyorlar.

Makine elli kâğıdı........

© Türkiye