Ne derin ruhu varmış meğer ecdat hatırası kelimelerin...
Koca dağlar derken; büyük, yüksek dağlar kastediliyor. Koca adam derken; aklı başında büyük insan düşünülüyor.
Peki "koca" ne demekti?
KOCA: Büyük, ilim sahibi âlim, yüksek, ulu mânâlarına geliyor. Gerçi şimdi tek mânâ yüklemişler; “herif, kadının eri” gibi… Koca dağlar derken; büyük, yüksek dağlar kastediliyor. Koca adam derken; aklı başında büyük insan düşünülüyor. “Koca Mustafa Paşa” derken; âlim Mustafa Paşa anlaşılıyordu...
KARI-KOCA derken de; yani erkeğe; KOCA, hanıma da; KARI derken şunu demek istemişler ecdat:
“Erkeğe; sen koca dağ gibi ol, hanımın da; dağın üzerindeki tertemiz, bembeyaz 'karı’ olsun.”
Erkeğe âlim manasında “koca” derken; sen âlim ol, hanımında kar gibi bembeyaz sarığın olsun, baş üstünde taşısın seni... mânâları yükleniyormuş da haberimiz yokmuş…
“KARI-KOCA” kelimelerinin şimdi yüklenilen mânâsına bakılınca insan tiksiniyor. Oldukça da iptidai, ilkel buluyor elinde olmadan.
Seneler evvel, ne derin ruhu varmış meğer bu ecdat hatırası kelimelerin. “Karı-koca” bilhassa “eş”ten daha çok şey ifade........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein