Terme Üzerine
Terme'nin bazı okullarını yazdım. Yaptığımız okul gezilerini yazdım. Lâkin yıllardır yaşadığım Terme ilçesi üzerine genel bir yazı yazmamışım. Şimdi bu eksikliği gidermeye çalışacağım.
Çocukluğum Beşikdüzü ilçesinin Şahmelik Köyü'nde geçti. O zamanlar Terme deyince 'mısır ambarı' aklımıza gelirdi. Çünkü kendi ürettiğimiz mısır yıl boyu bize yetmez, Terme'den gelecek mısırın yolunu gözlerdik. Terme'de arazi bol, nüfus az imiş. Bir kişi çok fazla mısır yetiştirebiliyormuş. Fazlasını da ihtiyaç duyan bölgelere satıyormuş. Biz de 'mısır alıcısı' bölgelerden biriydik.
Terme'nin bir diğer özelliği, sebzesinin bol olmasıydı. Hele de daha önce görev yaptığım Çamlıhemşin ile kıyaslarsanız... Beşikdüzü ile bağı olanlar Terme'den sebze meyve getirir ve pazarda satarlardı. Beşikdüzü'nün haftası Perşembe günüdür. Bir Perşembe günü kasabaya gittiğimizde annem bir kamyonun başındaki satıcıları gösterip, “Oğlum, bunlar Emine Teyzemizin çocukları” demişti. Terme'den geliyorlarmış. Annemin “çocuklar” dediği kişiler, babam yaşında adamlardı. Ne Emine Teyzemizi tanıyordum ne de çocuklarını.
Emine Hanım, aslında babamın teyzesiymiş. Gelenlerin İsmail ve Veysel ağabeyler olduğunu Terme'ye gelince öğrendim. Bir kamyonla gelmişlerdi. Arabada pirinç de vardı ama bizi asıl........
© Terme Bilgi Gazetesi
visit website