menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dört kulüp 1,4 milyar dolar bedelli sermaye artırımı geliriyle, oyunun ve rekabetin ruhunu değiştirdi!

21 1
11.10.2025

Diğer

11 Ekim 2025

Kulüplerin akıl almaz borçlarla başa çıkmak için son yıllarda sıkça başvurdukları, belki de perde arkasında kalan kritik bir finansman yöntemini ele alacağım.

Bahsettiğim yöntem bedelli sermaye artırımı…

Borsada işlem gören dört büyük kulüp -Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor- neden sürekli bu yola başvuruyor?

Bu kapsamlı analiz ile konunun tüm boyutlarını gözler önüne sermeyi amaçlıyorum.

Daha önceki makalemizde bahsetmiştim ama konunun özünü yeterli finans bilgisi olmayan okurlarımla tekrar paylaşabilmek için bedelli sermaye artırımını şöyle en basit haliyle anlatmam gerekirse; kulüplerin mevcut hissedarlarına, yani hisse senedi sahiplerine belirli bir ilave ücret karşılığında yeni hisseler satarak kasalarına taze para koyması demek… Kulüp bunu da mali yatırımcıya rüçhan hakkı, yani öncelikli alma hakkı vererek yapıyor. Bir nevi ortaklardan ek katkı istemek gibi de düşünebilirsiniz aslında siz bunu…

Bu konuda daha detay ve kapsamlı bilgi için 27 Nisan 2025’te Bedelli sermaye artışı kulüpleri kurtaracak mı? başlıklı bir makaleme bakılabilir. Bu makalemde kulüplerin bedelli sermaye artırımlarını tüm yönleriyle incelemiştim.[1]

Bu detaylı incelememdeki amacım öncelikle bu yöntemle ne kadar devasa bir para toplandığını ortaya koymak… Bu paranın asıl kaynağının kim olduğunu anlamak…Bedelli sermaye artışlarından gelen bu paralar gerçekten kulüplerin kendi iç kaynakları mı, yoksa başka bir şekilde elde olunan paralar mı bunlar? Bu sağlanan kaynaklar ne kadar sürdürülebilir?

En can alıcı soru ise, toplanan bu paralar kulüplerin mali sorunlarını çözdü mü, yoksa bambaşka yerlere mi gitti?

Son olarak da tüm bu sürecin Süper Lig’deki o hassas rekabet dengesini nasıl etkilediğini irdeleyeceğim.

Analizimi özel kılan şey ise kulüplerin yıllar itibariyle topladıkları bedelli sermaye gelirlerinin, işlemlerin gerçekleştirildikleri tarihlerdeki Amerikan doları karşılıkları üzerinden hesaplamış olmak…

Neden Amerikan doları üzerinden bu analizimi gerçekleştirdim? Onu da hemen açıklayayım.

Bunu yapma amacım ise: TL’nin sürekli USD karşısında değer yitirmesi nedeniyle, başlangıçta nominal olarak çok yüksek görünen TL tutarların, bugün itibariyle eriyip gitmiş olma defosunu ortadan kaldırmak… Böylece bedelli sermaye artırımlarını daha reel olarak görme olanağımız olacağı gibi, analizimiz konuyu daha anlamlı ve pratik olarak yarar sağlayıcı kılacaktır. Çünkü, Türk lirasının yabancı paralar, özellikle de Amerikan doları karşısındaki dalgalanmaları, TL rakamların gerçek büyüklüğünü görmeyi zorlaştırabiliyor. Dolar üzerinden bakınca resim çok daha netleşiyor.

Tam bu konuya odaklanmışken Fenerbahçe Sportif A.Ş.de 25.07.2025 tarihli yönetim kurulu toplantısında KAP’a bir bildirimde bulunarak, şirket kayıtlı sermaye tavanını 1 milyar 250 milyon TL’den 6 milyar 250 milyon TL’ye artırılmasına karar verdi.[2]

Bu kararı, kulübün gelecekte çok daha büyük çaplı bedelli sermaye artırımları yapma potansiyellerini içinde taşıyan bir karar olarak yorumladığım için bu konuyu ikinci kez yazmak istedim.

Fenerbahçe’nin almış olduğu bu karardaki nihai amacı: Negatif öz kaynak yapısının ileride yapılacak sermaye artırımlarıyla pozitife döndürülmesi; özellikle de bedelli sermaye artırımlarıyla bu artışın sağlanmaya çalışılması…

İlk makalemizde olduğu gibi bu makalemizde de kulüplerin yoğun olarak gerçekleştirdikleri bedelli sermaye artırımlarının, kulübe ve taraftar paydaşa etkilerini bu yazımızda analiz edeceğiz.

Bedelli sermaye artırımlarının hukuki dayanaklarını, pratikte gerçekleştirme biçimlerini, UEFA’nın ve Türkiye Futbol Federasyonu’nun bu konuya yaklaşımını, bu finansal işlemlerin kulüp için sürdürülebilir olup olmadığını ayrıntılı olarak bir önceki makalemde detaylı olarak sizlerle paylaştığım için bu konuları bir kez daha burada anlatmayacağım.

Burada bir kez daha vurgulamakta yarar görüyorum: Bu makaleyi ilk kez okuyacak ama konu hakkında yeterli bilgisi olmayan okurlarımız, 27 Nisan 2025 tarihli “Bedelli sermaye artışı kulüpleri Kurtaracak mı?” başlıklı makaleme bakabilirler.

Hazırsanız başlayalım mı bu finansal labirenti çözmeye?

Dört kulüp halka arz edildiklerinden bu yana (2002-2025 arası) tam 19 kez bedelli sermaye artırımına giderek, toplam 28 milyar 83 milyon TL yeni kaynak topladılar.

Bu bedelli sermaye artırımlarının 19 milyar 155 milyon 572 bin 490 TL’lik (yüzde 68,21) kısmı mali yatırımcılardan tahsil edilirken, 8 milyar 927 milyon 659 bin 426 TL’lik (yüzde 31,79) bölümü de kulüp öz kaynaklarından karşılandı.

Bugüne kadar yapılan bedelli sermaye artırımlarının işlem tarihindeki kurlardan Amerikan Doları (USD) olarak karşılığı ise 1 milyar 379 milyon 547 bin 789 USD oldu.

Yukarıdaki tutarları USD olarak ortaya koyarsak; kulüpler 2012-2025 arası bedelli sermaye artırımlarından gelen toplam 1 milyar 379 milyon 547 bin 789 USD’nin yüzde 68,21’i olan 941 milyon 36 bin 758 USD’lik kısmı mali yatırımcıdan tahsil ederken, 438 milyon 511 bin 31 USD’lik (yüzde 31,79) bölümünü de kendi kaynaklarından karşıladılar.

Mali yatırımcılardan sağlanan para ile kastedilen ise, halka açık kısımdaki yatırımcılardan, bir anlamda taraftarlardan ve küçük yatırımcılardan toplanmış para...

Geri kalan yüzde 32’lik kısmı oluşturan yani yaklaşık 438 milyon dolarlık tutarsa, kulüplerin kendi kaynaklarından karşılanmış görünüyor. Bu da muhtemelen kulüplerin ana ortakları ilişkili şirketleri veya büyük hissedarları tarafından sağlanan bir finansman …

Ama basit bir hesapla şunu net olarak görüyoruz ki; toplanan her 100 doların 68 doları doğrudan piyasadaki yatırımcıdan gelmiş durumda… Bu, yükün ne kadar büyük bir kısmının bireysel yatırımcıların omuzlarında olduğunu çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Kulüpler için kolay bir kaynak gibi görünüyor ama faturanın önemli bir bölümü mali yatırımcılara hissedarlara kesilmiş vaziyette…

Bedelli’den gelen kaynak Türk futbol gelirlerinin yaklaşık yüzde 70’ine ulaştı!

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere dört kulübün 19 kez gittiği bedelli sermaye artırımından bugüne kadar gelen kümüle 1.380 Milyon USD bedelli sermaye artış geliri, 2025 itibariyle Türk futbol gelirlerinin yüzde 69’una yakın bir tutara karşılık geliyor.

UEFA raporları kulüp finansallarını ve gelirlerini Euro üzerinden raporlaştırdığı için,........

© T24