menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İsrail futbol ve basketbol takımlarına niye yasak getirilmiyor?

20 1
19.11.2024

Diğer

19 Kasım 2024

Beşiktaş ile Maccabi Tel Aviv UEFA Avrupa Ligi’nde eşleşince yönetici ekipten Feyyaz Uçar'ın İsrail takımıyla İstanbul'da oynayacakları maç için “tüm güvenlik tedbirlerini alırız, maç Dolmabahçe'de sorunsuz biçimde oynanır” meyanındaki demecine pek hayret etmiştim. Böyle bir maçın günümüz koşullarında İstanbul'da oynanması ateşle oynamakla eşdeğer, diye düşünmüştüm. Neyse ki maç Macaristan'a alındı, Debrecen'de (Budapeşte’nin 230 kilometre doğusunda) ve seyircisiz oynanacak. Macaristan makamları civar ülkelerden gelecek vatandaşlarımızın dahil olabilecekleri olayları hesaba katarak hiç risk almamayı tercih etmişler.

Futbol maçlarına ilaveten Maccabi Tel Aviv basketbol takımıyla Türk basketbol takımlarının maçları da İstanbul’da ve İsrail’de oynanmıyor. Genellikle Belgrad'da veya bir başka Balkan başkentinde bazen de Baltık ülkelerinde oynanıyor ve çok şükür sükûnet içinde tamamlanıyor.

Hollanda makamları, yanlış bir değerlendirme neticesinde, geçtiğimiz günlerde, Ajax- Maccabi Tel Aviv maçını, hem de İsrailli taraftarları yasaklamaksızın Amsterdam'da oynatma riskini aldılar ve gerçekten pişman oldular. İsrailli taraftarların maç öncesi ve sonrası hiç çekinmeden giriştikleri provokasyonların tetiklemesiyle, Amsterdam sokakları savaş alanına döndü, 8 İsrailli ciddi yaralandı. Netanyahu yaralılar için ambulans uçak göndermek zorunda kaldı. Yerel makamlar ve Hollanda hükümeti, olanları Yahudi düşmanlığı diye nitelendirerek Fas kökenli Hollanda vatandaşlarını suçladılar, aşırı sağ politikacılar Yahudi taraftarlara saldıranların sınır dışı edilmelerini dahi önerdiler. Bu suçlamalardan rahatsızlık duyan Fas kökenli Hollandalı Bakan Yardımcısı Nora Achahbar istifa etti, koalisyon hükümeti dağılma tehlikesi geçirdi.

Amsterdam olaylarının yankıları sürerken, sıra Uluslar liginde Fransa'da oynanması gereken Fransa-İsrail milli maçına geldi. Tutarsız tutumlarıyla maruf Emmanuel Macron, kamuoyunun karşı gelmesine, çok sayıda Fransız vatandaşının sokaklara inip “soykırımcı ile spor müsabakası olmaz” sloganlarıyla muhalefet etmesine rağmen, maçın Paris'te oynanacağını duyurdu. 80 bin kişilik stada sadece 15 bin seyirci geldi, 4 bin polis sayesinde güvenlik sağlanmasına karşın tribünlerde kavgalar eksik olmadı. Fransa'da antisemitizme müsaade yok mesajını vermek isteyen Macron, maçı, önceki cumhurbaşkanları Nicolas Sarkozy ve François Hollande ile seyrederek ülkesindeki Yahudi cemaatine adeta güvence verdi. Macaristan'da oynanan ilk maçı 4-0 kazanan Didier Deschamps’ın oyuncuları Kylian Mbappé’nin yokluğunda Stade De France’da gol atamadılar, sahadan beraberlikle ayrıldılar.

Fransa ve İsrail ile aynı grupta yer alan Belçika, İsrail ile ilk maçını Budapeşte’de oynadı ve 3-1 kazandı, ikinci maç 17 Kasım gecesi yine Budapeşte'de oynandı (seyircili mi seyircisiz mi öğrenemedim), bu defa İsrail ekibi maçı 1-0 kazandı, ancak A liginden B ligine düştü. Belçika makamlarının, Amsterdam olaylarından gerekli dersi........

© T24


Get it on Google Play