menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Erdoğan'ın yeni siyasi taktiği

44 0
08.05.2024

Diğer

08 Mayıs 2024

Yerel seçimlerde başarısız olan R.T. Erdoğan'ın önümüzdeki cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri kaybetmemek için geliştirdiği yeni taktiğin, en önemli rakipleri olan Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş'ın siyasi manevra alanını kısıtlayıp, zayıflatma ve etkisizleştirme taktiği olduğu anlaşılıyor.

Bu bağlamda E. İmamoğlu'nu zayıflatma taktiği, sanırım mümkün olduğunca Özgür Özel'i "parlatmak", yani kendisine onu muhatap alarak ve "pohpohlayarak" ön plana çıkarmak ve böylece İmamoğlu'nun manevra alanını daraltıp Özgür Özel'in alanını mümkün olduğunca genişleterek, eninde sonunda parti genel başkanlığı (Özel) ile İmamoğlu arasında bir rekabet ve çatışma ortamı oluşturarak partide çatlak yaratmak.

Hatta –tıpkı Kılıçdaroğlu'nda başardığı üzere-, kendisine rakip Cumhurbaşkanı adayı olarak Özgür Özel'i "seçerek" bir seçimi daha ite kaka alıp götürmek gibi görünüyor.

Son günlerde CHP kanadından bazı önde gelen isimlerin (Ali Mahir Başarır ve Mustafa Sarıgül gibi) Cumhurbaşkanı adayı olarak Özgür Özel'i "gaza getirmeye" çalışmaları da bu görüşü doğruluyor.

Erdoğan'ın siyasette kendisine rakip "seçmede" ustalığı biliniyor. Önümüzdeki seçimde "kendisine rakip olarak Özgür Özel'i mi tercih eder, yoksa İmamoğlu veya Yavaş'ı mı?" sorusunun cevabı sanırım çok net belli.

Kılıçdaroğlu'nun aşırı "gaza gelerek" yaptığı CB adayı olma hatasını Özgür Özel'in yapması çok düşük ihtimal, ama Erdoğan yine de şansını denemek ister tabii ki.

Erdoğan'ın Özgür Özel'i "kafalayarak", anamuhalefetin Erdoğan tarafından belirlenen ve sınırları çizilen çerçevede siyaset yapmasını empoze etmesi CHP için bir tür siyasi intihar olur.

Son 1 Mayıs Taksim kutlamaları krizinde Özgür Özel'in üstelik AYM kararına rağmen getirilen hukuksuz, gayrimeşru ve anlamsız yasağa karşı böylesine düşük profil bir tepkiyle yetinmesi akla böyle bir siyaset sınırlamasına razı mı olunuyor sorusunu getiriyor.

Özel'in siyasi bir manevra ile bu kutlamaya izin vermeyi aslında Erdoğan'ın işine gelen ikili görüşme için ön şart olarak deklare etmesi ve Taksim kutlamasına izin verilmezse Erdoğan'la görüşmeyeceği restini çekmesi, aslında hem kendi kişisel PR'ını artırırdı, hem de CHP'nin kendisine çizilen çerçevede siyaset yapmayacağına ve kolay lokma olmayacağına dair iktidara net bir mesaj verirdi.

Ne yazık ki bu önemli fırsat kaçtı ve fazla düşük profil bir tavırla yetinilmesi herkeste bir tür hayal kırıklığı yarattı.

CHP böylece seçimi kaybetmiş ve birinci parti olma........

© T24


Get it on Google Play