İkinci Trump treni!
ABD’de her seçim öncesi Ankara’da siyasi kulvarlarda ve iktidar adamları arasında “seçilecek başkana yakınlık” depreşir.
Tahminler yarışır!
Obama mı?
Romeny mi?
★★★
Başlarlar parlatmaya: “Obama adamımız, hem dedesi Müslüman ve hem ilk adı Hussein...” Sanki Obama seçilirse Türkiye’de ne fakir kalacak ne askıda ekmeğe ihtiyaç... Obama seçilir, telefonlar, ziyaretler, sarılıp kucaklaşmalar.
Obama cılk çıkar.
Sopa göstermişti.
Beyzbol sopası!
★★★
Sonra!
Yıllar hızla akar.
Vakit dolar ABD’de yeni başkanlık seçimi kampanyaları başlar. Ankara’da iktidar adamları arasında yine aynı depreşme!
Trump mı?
Hillary mi?
★★★
Yoksul babası Trump. İşsizlerin umut ışığı Donald. Çin’e kapıyı kapatacak. Türkiye’ye karada, havada, sahada, masada, Musul’da, Kerkük’te yer açacak. Övülüyor. Göklere çıkartılıyordu.
Trump seçildi.
Yıl 2017’di.
Trump dönemi başladı.
★★★
Ve aynı terane!
Dostum!
Stratejik ortağım!
İki günde bir telefonlar, altı ayda bir gidip görüşmeler, kapıda karşılamalar, omuza dokundurtmalar. Fakat sonunda adamımız Trump da cılk çıktı.
★★★
Rahip tutuklanmıştı.
Trump tehdit etti.
Yakarım ekonominizi!
Trump bizim dostumuz diyen Ankara’dakiler Türkiye’de hemen bir hakim buldular. Rahip serbest bırakıldı. Türkiye’de hukuk hüküm giydi.
★★★
Türk ordusu Suriye sınırını güvene alma hakkını kullandı; Barış Pınarı Harekatı başlattı.........
© Sözcü
visit website