menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yerlerde sürüklenen paramız

124 2
latest

Sevgili okurlarım, geçmiş yıllarda çok kullanılan, ama bugün de geçerli olan bir söz vardır...

Paramız pul oldu.

Aslında paramız pul olmadı çünkü pulun bile bir değeri var. Paramızın pul olduğunu söylersek pula hakaret etmiş oluruz!

İyi veya kötü, az veya çok, hepimizin cebinde bir miktar para var. Metal paralar var, banknotlar var.

Şimdi onların ‘günümüzdeki değerlerine’ kısaca bir göz atalım.

Yılın bu son yazısında paramızın değerini kısaca görelim.

Metal paralarımız var. 5 kuruş, 10 kuruş, 25 kuruş, 50 kuruş ve 1 lira. Artık hiç kimse bu bozuklukları cebinde ve yanında taşımak istemiyor çünkü hiçbirinin önemi kalmadı. Ceplerde gereksiz ağırlık yaratan ve hiçbir şeye yaramayan paracıklar bunlar.

Sonra geliyor kağıt 5 lira. Bu parayla herhangi bir şey satın alabilir misiniz? Hayır! Ya bir kutu kibrit? Belki evet!

10 lira... Simit bile alamazsınız. Ama lütfen üzülmeyin, son açıklanan fiyat tarifesine göre marketten 10 adet naylon poşet almanız mümkün! Dilenciye verebilirsiniz.

20 lira... Belki bir defalığına belediye otobüsüne binmeniz mümkün olabilir. Dolmuşta iseniz bu para yetmez. Başkaca da hiçbir şey alamazsınız.

50 lira... Bakın, bu banknot biraz işe yaramaya başlıyor. Örneğin ucuz bir lokantada ya da sıradan bir kebapçıda tek başınıza yediğiniz bir yemeğin bahşişi olabilir. Onun dışında bir paket sigara, çocuğunuza bir kalem satın alamazsınız. Ama iki adet simit alınabilir.

100 lira...........

© Sözcü