menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Cehalet ve Cehaletle Mücadele

8 0
tuesday

Câhil insanlar, cesurca hareket etmekten çekinmezler. Çünkü neticesini bilmediği için cesurcasına hareket eder. Bu da içi boş bir özgüven patlaması, kendisini biricik, tek, yekta, küçük başarısını adeta Kıbrıs Adasını feth etmiş gibi büyük görür dolayısıyla güç zehirlenmesine sebep olur.

İnsan ilimle cehâletini giderebilir. Ama cehâlet sadece bilgisizlik olarak ele almamak gerekmektedir. Çünkü her bilgisiz insan cahil değildir; ama tüm cahillerde öfke, şiddet, bağnazlık, saldırganlık, başına buyrukluk vardır desek abartmış olmayız. Cehâlet kuvve-i şeheviye, gadabiye ve akliyenin terbiye edilmemiş hallerinin sentezidir. Bu sentez de barbarlıktan, bağnazlıktan öte bir şey değildir.

Cehâlete bu açıdan baktığımızda tam ters kutbu olan ilim, fazilet, ihtiyat, letafet, kibarlık, anlayışlı olmak manasına gelen medeniliğin kan düşmanıdır. Medenilik varsa cehâlet/bedevilik mevzubahis olamaz. Tabi bazen medeni gibi görünen bedeviler de yok değildir.

Fıtratımızın gereği olarak pozitif ve negatif duygu, his, gücümüzde de tam bir sınır konulması mümkün değildir. Ama İslamiyet yukarda demiş olduğumuz üç kuvveye bir sınır çizmektedir. Böylece hem toplumsal hayat hem de ahiret hayatına denge, ölçü koymaktadır. Buna Ahlâk-ı hasene ve ahlâk-ı seyyie ilişkisi diyebiliriz.

Her şeyimizi aşırılıklardan koruyarak veya o gayrette olarak ‘sırat-ı müstakim’de kendimizi tutabiliriz.

Burada şunu da belirtmek isterim ki, insan demek edeb demektir. Edebi olmayana insan denmesi de yanlıştır. Ancak insan........

© Risale Haber


Get it on Google Play