1990’da liselerde uygulamaya konulan en önemli sınıf ve ders geçme sisteminin adıydı kredili sistem. Sistem ders geçme ve erken mezun olma esasına dayalıydı. Başarılı öğrencilere 2,5 yılda okuldan mezun olma da sistemin en avantajlı yanıydı. Ben o sistemin yararlarını gören ve liseden erken mezun olan öğrencilerden biriydim. 90’li yıllarda kredili sistemin bizlere getirdiği en önemli kazançlarından birisi de her dönem derslerimize giren hocalarımızın değişmesiydi. Böylelikle 3 yıl sürecek olan eğitim-öğretim hayatımız sürecinde birden fazla aynı branştan farklı hocalarımızı tanıma fırsatını bulmuştuk. İşte o dönem sosyal alanı seçen bizlerin tarih derslerine gelen hocalarımızdan biri de Murat Tonuç olmuştu. Daha Murat hoca dersimize gelmeden namı sınıfımıza gelmişti. Murat hocamızla ilgili o kadar çok anlatılacak anılarım var ama bende Murat hoca ve arabası Murat 131, Erzurum Lisesi hatıralarımın bir başka sayfasını oluşturmaktadır. Murat Tonuç hocamız Osmanlı tarihi dersimize girerdi. Murat 131 marka, beyaz renk bir arabası vardı. Murat hoca arabasını çok severdi. Arabasının bakımları, temizliği, görünümü onun için çok kıymetliydi. Leblebici yokuşunun üstünde otururdu. Bende Mehdi Efendi Mahallesinde oturduğum için Murat hocamızı arabasıyla her daim görebiliyordum. Leblebici yokuşundan arabasıyla yavaşça iner, arabasını park ederken bile ona nazik davranırdı. Kendisinden son haber aldığım da yine arabasının onda olduğu ve Murat 131 marka aracına aynı hassasiyetini devam ettirdiğini söyleyebilirim.

Murat hocamız Milli Eğitim Bakanlığı tarafından basılan ders kitaplarının bir numaralı savunucusuydu. Sorduğu soruların cevapları mutlaka kitaptaki bilgilerle örtüşmeliydi. Yoksa sınavdan yüksek not almanın imkânı yoktu. Benim ezberim iyiydi. Murat hocanın sınavlarında hiç zorluk çekmezdim. Hatta Murat hocanın yaptığı sınavlarda yüksek not alan öğrenciler arasına girmeyi de başarmıştım. Aynı durum diğer arkadaşlarım için geçerli değildi. Arkadaşlarımız tarafından en fazla çalışılan fakat en az notun alındığı dersler arasında Osmanlı tarihi dersi gelirdi. Murat hocanın cevap anahtarıyla sizi yazdıklarınız uyuşmuyorsa notunuzun yüksek gelmesini beklemeyiniz. Sınav sonuçlarına sonuç ne olursa olsun hep itiraz ederdik. Murat hocamızın başına toplanır, cevap anahtarını görmeye çalışırdık. Murat hoca bak derdi oğlum veya kızım, senin yazdığınla benim cevap anahtarım da yazanlar bir değil. O yüzden notun düşük gelmiş. Bizim zaten temel amacımız hocamızın cevap anahtarını görmekti. Murat hocamız haklıydı zira kâğıdı boş bırakmayıp doğru olmayan bilgilerle doldurmak yüksek not almanın sebebi olamazdı.

Murat hocamız, Erzurum Lisesine renk katan isimlerdendi. Murat hocamızın deste sıkça kullandığı sözler olurdu. Hatta bu sözler Erzurum Lisesinde yıllar içerisinde artık sloganlaşmış sözlerdi. Murat hocamız sınavlarda öğrencilerin korkulu rüyasıydı. O döneme ait hatırladığım ve Murat hocamızla özdeşleşen sözlerden bazılarını sizlerle paylaşmak isterim.

“Okul han siz yolcu, gidin gelin.” Ve “Size zırnık not yok”.

Gerçekten de Erzurum Lisesi konakladığımız ama gitmek istemediğimiz bir handı. Bizler yolcuyduk. Geldik, konakladık, dinlendik, gördük, yaşadık, anılar biriktirdik, ,iz bıraktık ve yolcu yolunda gerek diyerek zamanı da gelince yuvamızdan ayrıldık. Murat Tonuç hocamız şahsına münhasırdı. Değerli hocam sizi tanımak bizim için büyük bir onurdu. Verdiğiniz her bir emeğin karşılığı ödenmez ama en azından sizin yolunuzdan gidiyor ve gençlerimize tarih bilinci aşılamaya çalışıyorum. Murat hocamız bu günlerde emekliğin tadını çıkarıyor. Kendisine hayırlı ve sağlıklı ömürler diler, ellerinden hasretle öperim. Bir sonraki yazımızda Aysel Güneş hocamızla ilgili anılarımı sizlerle paylaşmak dileğiyle, iyi okumalar dilerim.

QOSHE - Erzurum Lisesi ve Öğretmenleri-8 (Murat TONUÇ) - Taner Özdemir
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Erzurum Lisesi ve Öğretmenleri-8 (Murat TONUÇ)

4 0
30.03.2024

1990’da liselerde uygulamaya konulan en önemli sınıf ve ders geçme sisteminin adıydı kredili sistem. Sistem ders geçme ve erken mezun olma esasına dayalıydı. Başarılı öğrencilere 2,5 yılda okuldan mezun olma da sistemin en avantajlı yanıydı. Ben o sistemin yararlarını gören ve liseden erken mezun olan öğrencilerden biriydim. 90’li yıllarda kredili sistemin bizlere getirdiği en önemli kazançlarından birisi de her dönem derslerimize giren hocalarımızın değişmesiydi. Böylelikle 3 yıl sürecek olan eğitim-öğretim hayatımız sürecinde birden fazla aynı branştan farklı hocalarımızı tanıma fırsatını bulmuştuk. İşte o dönem sosyal alanı seçen bizlerin tarih derslerine gelen hocalarımızdan biri de Murat Tonuç olmuştu. Daha Murat hoca dersimize gelmeden namı sınıfımıza gelmişti. Murat hocamızla ilgili o kadar çok anlatılacak anılarım var ama bende Murat hoca ve arabası Murat 131, Erzurum Lisesi hatıralarımın bir başka sayfasını oluşturmaktadır. Murat Tonuç hocamız Osmanlı tarihi dersimize girerdi. Murat 131 marka, beyaz renk bir arabası vardı. Murat hoca arabasını çok severdi. Arabasının bakımları, temizliği, görünümü onun için çok kıymetliydi. Leblebici yokuşunun üstünde otururdu. Bende Mehdi Efendi Mahallesinde oturduğum için Murat hocamızı arabasıyla her daim........

© Pusula Gazetesi


Get it on Google Play